Teksas'ta bir ceset çiftliğinde yaptığım sayısız yem deneyini zihnimde gözden geçirmeye başladım. | TED | بدأت عقلياً أخوض عدة تجارب صيد وقد أجريتها في مزرعة الجثث في التكساس. |
Maddiyattan bahsetmişken Zitto'nun çiftliğinde iki kafalı bir buzağı öldü. | Open Subtitles | وبالكلام عن التوظيف عجل برأسين ميتا في مزرعة في صمت |
Bulacağın kutuyu terk edilmiş balık çiftliğindeki lamba direğinin yanına göm. | Open Subtitles | أحضر صندوقاً وأدفنه في مزرعة سمك مهجورة عند مصباح النور |
Bay Jermans'ın arkadaş grubunda Hayvan Çiftliği'nin eksikleri konusu çok popülerdi. | Open Subtitles | في الحلقة المحيطة بالسيد جونز كان خبر النقص في مزرعة الحيوانات خبر شائع |
Ben atlarla konuşan annesiyle, her yerden uzakta bir çiftlikte yaşayan tek çocuğum. | Open Subtitles | أنا طفلة وحيدة تعيش في مزرعة خيول في العراء مع أم تهمس للخيول |
Dolby Ranch'te telefon yok. | Open Subtitles | لاتوجد هواتف في مزرعة دولبي |
Johns'un evinde gecenin bu saatinde olanlar hızla Hayvan çiftliğine yayıldı. | Open Subtitles | الحديث عما حصل في الليل في منزل جونز انتشر سريعا في مزرعة الحيوانات |
Eşitlik için çıktığım yolculuk bundan yıllar önce ben daha çocukken, ailemle bir çiftlik evinde yaşarken başladı. | Open Subtitles | سعيي لتحقيق المساواة بدأ منذ سنوات عديدة عندما كنت صبيا ، عائلتي و أنا كنا نعيش في مزرعة صغيرة |
1932'ye kadar geriye dönelim Georgia'da bir fıstık çiftliğinde Roosevelt Grier adında küçük bir erkek bebeğin doğduğu yıllara. | TED | لنعد الى عام 1932 عندما ولد طفل في مزرعة فول سوداني في جورجيا كان يدعى .. روزفلت جارير |
Ağustos aylarını teyzesinin Buffalo yakınlarındaki çiftliğinde geçiriyor. | Open Subtitles | وهو يقضي شهر أغسطس في مزرعة خالته بالقرب من بافالو |
Lars Ancaster'in çiftliğinde yer kiralamışlar. | Open Subtitles | لقد قاموا بتأجير ارض ما في مزرعة لارس لانكستر |
Annenin deve kuşu çiftliğinde tıkılıp kalmak istemiyorum. | Open Subtitles | هذا عمل أفضل يابني لا اريد العمل في مزرعة النعامات كما قالت أمك |
Evet, Monroe çiftliğindeki kız. | Open Subtitles | نعم تلك الفتاة في مزرعة مونرو سمعت بذلك الشأن |
Tarikat çiftliğindeki rehine krizinin ikinci gününde FBI duruma el koydu. | Open Subtitles | عليك ان ترى هذا الأن بعد انقضاء معظم اليوم الثاني المواجهة في مزرعة الطائفة |
Geçen gece Jerzky Çiftliği'nde bana bir şey söylemeye çalışıyordun, değil mi? | Open Subtitles | كنت تحاول أن تقول لي شيء الليلة الماضي عدت الى هناك في مزرعة جيرزيك اليس كذلك؟ ? |
Rutherford, Yeni Zelanda'nın uzak bir bölgesindendi ve bir çiftlikte büyümüştü. | Open Subtitles | كان رذرفورد من منطقة نائية في نيوزيلاندا و نشأ في مزرعة |
Lily'le ikinizin nerede olduğunuzu bilmiyorum ama Canyon Ranch'te olmadığınızı biliyorum. | Open Subtitles | (سيسي) ,مرحباً , أنا (روفس) لا أعلم أين أنتِ و (ليلي) ولكني أعلم أنكما لستما في مزرعة الوادي |
Smith'lerin çiftliğine çalışmaya gönderildiğinde 12 yaşındaydı. | Open Subtitles | لقد إرسلت للعمل في مزرعة سميث عندما كان عمرها 12 سنة |
Eski samuraylarımızdan olabildiğince çoğunu toplayın ve bizimle Horibe'nin bulduğu çiftlik evinde buluşun. | Open Subtitles | قوموا بجمع عمال الساموراي السابقين قدر ما تستطيعون ثم سنجتمع سوية في مزرعة حيث لا يمكنهم أن يجدونا |
Kansas'taki sakin bir Çiftlik evine girip tüm aileyi katletti. | Open Subtitles | في مزرعة في كينساس و قاموا بقتل جميع أفراد الاسرة |
Tahminime göre, en son sürdüğü şey Ukrayna'da bir patates tarlasında traktördü. | Open Subtitles | أعتقد أن آخر ما قاد كان جرّارا زراعيا في مزرعة بطاطس أوكرانية ما |
Doolan'ın çiftliğindeymiş ve seyis Mick onu çalıştırıyormuş. | Open Subtitles | وهو في مزرعة "دولان" حيث "ميك" السائس يريحة هناك |
Dün Theo Henry'nin çiftliğindeydim ama bir şey söylemedi. | Open Subtitles | أنا كنت في مزرعة ثيو هنري أمس بعد الظّهر و كان يريد ذكر شىء ما |