Savaş alanında rakipsiz olan Prenses Cornelia'nın güven duyması. | Open Subtitles | أن اعتمد علي الأمير كورنيليا المنقطعة النظير في ميدان المعركة |
Savaş alanında bazı deneysel kimyevi ilaçlar kullanılması düşünülmüş. | Open Subtitles | في إختبار الوسائل الكيميائية المخصصة للإستخدام في ميدان المعركة |
Savaş alanında görüş alanını daraltıp karmaşa yaratmanın yolu, birkaç etmenin birleşiminden geçer. | Open Subtitles | يتطلب دمجاَ من المزايا لخلق ضباب حرب في ميدان المعركة |
Savaş meydanında değil belki ama, cesaretin birçok başka şekli vardır. | Open Subtitles | ربما ليس في ميدان المعركة ولكن هناك الكثير من أنواع الشجاعه |
Savaş meydanında değil belki ama, cesaretin birçok başka şekli vardır. | Open Subtitles | ربما ليس في ميدان المعركة ولكن هناك الكثير من أنواع الشجاعه |
Bir Savaşta karşı karşıya geldiğimiz için üzgünüm ama burada ölmek zorundasın! | Open Subtitles | ...ليس فقط تقابلنا في ميدان المعركة لكن يجب أن تموت هنـا أيضاً |
Bir tanesi Savaşta başını aldığın atlı. | Open Subtitles | الفارس ذاته الذي بترت رأسه في ميدان المعركة |
Savaştaki askerlerimiz de olabilir parklardaki çocuklarımız da olabilir. | Open Subtitles | حتى جنودنا في ميدان المعركة حتى أطفالنا في الملاعب |
Savaş alanında savaşacağınız kadın olmaması ne kötü. | Open Subtitles | مِن المؤسف أنّه لن يكون هناك أيّ فتيات تقتالينهنّ في ميدان المعركة لماذا؟ |
Savaş alanında karşılaşırsak merhamet göstermem. Ama seni ikna etmeye devam etmek istiyorum. | Open Subtitles | لن أرحمك إا تقابلنا في ميدان المعركة |
Savaş alanında ne yapacağını bil. | Open Subtitles | الخداع في ميدان المعركة ليس مُجرّد خيار... |
Yakında onun için Savaş alanında da dövüşeceğim. | Open Subtitles | قريباً سأحارب مِن أجله في ميدان المعركة |
Savaş alanında tanıdığım en canavarsı bu adamı 200 yıldan fazladır tanıyorum. | Open Subtitles | بالوحشية ذاتها التي عهدته عليها في ميدان المعركة... منذ أكثر من قرين مضيا. |
Savaşta kolumu kaybetmiştim ama düşmanım Savaş alanında değildi. | Open Subtitles | أترون، لقد فقدت ذراعي في المعركة، لكن... خصمي لم يكن في ميدان المعركة |
Savaş meydanında takım çalışması konusunda hayati dersler alınmıştı. | Open Subtitles | وتعلموا دروساً حيوية حول العمل الجماعي في ميدان المعركة. |
Carlisle'ın Yorkshire'da Savaş meydanında tanıştığı bir vatansever, en ilginç yandaşımız olacaktı. | Open Subtitles | الوطني الذي قابله (كارليل) للمرة الأولى (في ميدان المعركة في (يورك تاون يصبح الحليف الغير متوقع بالمرة |
Hele de Savaş meydanında. | Open Subtitles | وخاصة في ميدان المعركة |
O zaman Savaş meydanında görüşürüz. | Open Subtitles | -سأراكِ في ميدان المعركة إذاً |
Tek kural. Savaşta yaralanırsan, öl. | Open Subtitles | ،إذا جرحت في ميدان المعركة يستحسن أن تحرص على موتك |
- Başarısız olursan, leşini Savaşta bırakır giderim. | Open Subtitles | إن فشلت، سأتركك كالجيفة في ميدان المعركة |
Karısınıda Savaşta kaybetti. | Open Subtitles | . لقد خسر زوجته ايضاً في ميدان المعركة |
Savaştaki cesaretinizin kötü bir taklidinden ibaretti bu. | Open Subtitles | هذا لم يكن سوى تقليد سيء لشجاعتك في ميدان المعركة |