Çoğu karaborsa alışverişi aynı şekilde işler. | Open Subtitles | معظم تداولات السوق السوداء, تميل للسير في نفس الطريق |
aynı şekilde Vijay aile ile Panaji'ye gerçekten gitti ve uydurdukları hikayeyi yaşadılar. | Open Subtitles | في نفس الطريق... ... فيجاي وعائلته ليس فقط طبخه قصة أناجي... ... في الواقع، كانوا يعيشون بها. |
Hikâyemiz aynı şekilde başladı. | Open Subtitles | بدأت القصة في نفس الطريق. |
aynı şekilde bitecek. | Open Subtitles | وستنتهي في نفس الطريق. |
Ölüme çok yaklaştığımın farkındalığıydı - Dünyanın, annemizin aynı şekilde güçlükle dayandığını fark etmek gibi, gezegenin yüzde 75'inin güçlükle geçindiği gibi, yaşamın devam edebilmesi için bir tarifin olması gibi. | TED | لقد كان إدراك اني كنت قد اقتربت جدا من الموت -- بنفس الطريقة التي تصمد بها بالكاد الأرض ، أمنّا ، بنفس الطريقة نفسها التي يزال بها 75 بالمائة من كوكب الأرض في نفس الطريق أن هناك وصفة للبقاء على قيد الحياة. |
- Fakat aynı şekilde değil. | Open Subtitles | - ولكن ليس في نفس الطريق. |