"في هذا الكون" - Traduction Arabe en Turc

    • bu evrende
        
    • bu evrendeki
        
    • sadece "
        
    • evrende değişmeyen
        
    • bu evrenin
        
    • evrendeki yerimiz
        
    Dolayısıyla, benim ilk cömert tahminim, bu evrende, hayat her yerde olacak. TED لذا ، أول تنبؤ سأقوم به ، هو أن في هذا الكون ، الحياة موجودةٌ فيه في كل مكان.
    Biliyordum. Biliyordum, biliyordum! bu evrende yalnız olmadığımız biliyordum. Open Subtitles كنت أعلم ذلك نحن لسنا لوحدنا في هذا الكون
    Sen ne insansın ne de Vulcansın. Ve bu yüzden, bu evrende yerin yok. Open Subtitles أنت لستَ بشرياً ولا فولكانياً ولذلك ليس لك مكان في هذا الكون
    bu evrendeki düzeni yeniden sağlamakla ilgili. Open Subtitles الأمر متعلق باستعادة النظام في هذا الكون
    Çoklu evrende değişmeyen tek şey sizin tahmin edilebilirliğiniz Kaplumbağalar! Open Subtitles لو كان هناك بعد واحد في هذا الكون المتعدد لكان لي القدرة على التنبؤ بكم يا سلاحف
    Dünya ortada, etrafında kristal küreler var; Günes, Ay, ve gezegenler. Son olarak içinde yıldizların bulunduğu gök küre. Ve bu evrenin içindeki herşeyin yeri belli. TED الأرض في الوسط، ويوجد هذه البلورات الكروية، الشمس، القمر، الكواكب، و أخيراً الكرات السماوية حيث توجد النجوم، و كل شيء في هذا الكون لديه مكان.
    Dünya uzaydan ilk defa görüntülenmişti, evrendeki yerimiz ve gezegenimizi koruma sorumluluğumuz hakkındaki algımıza büyük bir katkısı olmuştu. TED كانت أول مرة يتم تصوير الأرض من الفضاء. وكان له وقع هائل على إحساسنا بمكاننا في هذا الكون, وإحساسنا بالمسئولية لحماية كوكبنا.
    Kendimi bu evrende yalnız hissediyorum Steve olmasa. Open Subtitles أشعر بالوحدة في هذا الكون, .ماعدا من ستيف
    Bölümden bölüme, bu evrende efsaneleşmiş karakterleri tanıtacağız yani her hafta, bir sonraki hafta kimi tanıtacaklar diye merak edeceksiniz. Open Subtitles من حلقة إلى أخرى سوف نُقدِّم شخصيات والتي هي نوع من الأساطير في هذا الكون ولذلك عليك حقاً أن تترقب كل أسبوع
    Ama bu evrende çok katı bir kural vardır. Open Subtitles لكن الآن, هناك قاعدة واحدة قوية وسريعة في هذا الكون
    ve içimde bu evrende bunu bilmek istemeyeceğime dair kötü bir his var. Open Subtitles وانا لدي شعور سيء لذلك في هذا الكون لا أريد أن أعرف
    Karışık görünen bu evrende her şeyin bir düzeni var. Open Subtitles هنالك ترتيب للأشياء في هذا الكون الشبه فوضوي
    bu evrende Tanrı'yı takip etmeyen özgür iradeler olduğu sürece, şeytan içeri girmenin bir yolunu bulabilir. Open Subtitles طالما كانت هناك مشيئةٌ أخرى في هذا الكون. حرةٌ لا تتبعُ الرب. فيمكن للشر أن يجِد طريقًا إليها.
    Ve kendimizin evrendeki yerimizde görmemiz bence bu evrende nereden olduğumuzu ve ne olduğumuzu daha iyi anlamamıza yardımcı oluyor. TED وأن نستطيع أن نرى محيطنا بهذا الشكل الأكبر بكل المقاييس سيساعدنا جميعًا، فيما أعتقد، على فهم أين نحن ومن نحن في هذا الكون.
    Başla bakalım, baba. Bana göre, aşk bu evrendeki en mükemmel şeydir. Open Subtitles بالنسبة لي، الحب هو الشئ الاقوى في هذا الكون
    Cevaplar ise hayatın kendisinden topladığımız teknolojiyi kullanma veya terk etme arasındaki seçimimizde saklı olacak ve cevaplar bizi bu evrendeki dönemimizden geri kalanlar olarak tanımlayacak. TED وستكمن الأجوبة في اختيارنا لاستعمال أو التخلي عن التقنية التي التقطناها من الحياة نفسها، وستحدد هويتنا لما تبقى لنا من وقت في هذا الكون.
    O bu evrendeki her parçacığın hesabını mükemmel bir şekilede tutar. Open Subtitles يبقي حساب مثالي لكلّ جزيئة في هذا الكون
    Çoklu evrende değişmeyen tek şey Shredder'ın değişmeyen koca egosu. Open Subtitles لو كان هناك شيء واحد في هذا الكون المتعدد فهو شريدار الحقير المغرور
    Eğer sayılar yaşadığımız olağanüstü evrenin kurallarını ifade edebilirse, onlardan bir tür tersine mühendislikle bu evrenin bazı basit yapı taşlarını açığa çıkarabiliriz. TED إن كان الأرقام تعبر عن قوانين هذا الكون البديع الذي نعيش فيه، برهنت، عن طريق نوع من الهندسة العكسية أنه في الإمكان أن نستقرئ منها بعض الأمور البنيوية الأساسية في هذا الكون.
    (Gülüşmeler) Bunlar size bizim evrendeki yerimiz hakkında birşey söylüyor. TED (ضحك) مما يخبركم شيئا عن وضعنا في هذا الكون.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus