| Bu durumda ikiniz de önümüzdeki hafta çaya gelin. | Open Subtitles | في هذه الحالة يجب أن تأتيا لشرب الشاي، كلاكما في هذا الأسبوع |
| Fakat Bu durumda, bu tekniği bozamayacağız. | Open Subtitles | ولكن,في هذه الحالة,يجب أن نخترق هذه التقنية |
| İyi olacaksınız Dr. Chase, Bu durumda biraz nazik olmalısınız. | Open Subtitles | أنت تعملين جيدا ,دكتورة شايس , في هذه الحالة يجب أن تكوني متحضرة قليلا |
| Bu durumda, ...bu mumları almalısınız Dr. Harrison. | Open Subtitles | في هذه الحالة ,يجب أن تأخذ هذه طبيب هاريسون |
| Bu durumda, ellerindekini çözmeliler yoksa hiç pratik yapamayacaklar. | Open Subtitles | في هذه الحالة يجب أن يحلوا جرائمهم و إلا لن يتعلموا أبداً |
| Bu durumda partinin yönetimini ben devralmalıyım. | Open Subtitles | في هذه الحالة.. يجب أن أتولى قيادة الحزب |
| Bunda doğruluk payı olduğunu görebiliyorum ama Bu durumda söylemem lazım nasıl birini aramam gerektiğini ya da bulduğumda ne yapmam gerektiğini bilmiyordum. | Open Subtitles | أستطيع رؤيه بعض الصحة في كلامك و لكن في هذه الحالة يجب علي انا أقول بأنني لا أعرف الشخص اللذي يجب علي الإعتناء به |
| Bu durumda sorumluluğu üsleneceksin ki burası biraz sıkıntılı olacaktır. | Open Subtitles | في هذه الحالة,يجب عليكِ ان تأخذي احتياطك الذي يجب عليكِ ان تكوني قوية |
| Bu durumda özel yöntemlerle halledilebilecek bir sürü şey var. | Open Subtitles | حسناً ، هناك الكثير من الاشياء في هذه الحالة يجب ان يكون هناك معالجة خاصة |
| Bu durumda, çıkarlarımız uyumlu halde olacak. | Open Subtitles | و في هذه الحالة يجب أن تكون أهتماماتنا محاذيةً |
| Bu durumda, evet yanıtı vermeliyim. | Open Subtitles | في هذه الحالة يجب ان اجيب بنعم |
| Bu durumda sana yardımcı olmam gerekiyor. Bu akşam. | Open Subtitles | في هذه الحالة , يجب أَنْ أساعدَك |
| - Bu durumda acele etseniz iyi olur. | Open Subtitles | في هذه الحالة, يجب عليكم الإسراع. |
| Bu durumda önce adınızı söylemelisiniz. | Open Subtitles | في هذه الحالة يجب أن تقول اسمك. |
| Ki Bu durumda, aksini yapıp sana yardım etmeliyim. | Open Subtitles | في هذه الحالة يجب أن أفعل العكس وأساعدك |