"في هذه الغرفة" - Traduction Arabe en Turc

    • bu odada
        
    • bu odadaki
        
    • bu odaya
        
    • O odada
        
    • bu oda da
        
    • bu salondaki
        
    • bu salonda
        
    • buradaki
        
    • Burada
        
    • bu odadan
        
    • bu odadayım
        
    • bu odadakiler
        
    • bu salonun
        
    • şu
        
    bu odada Edi ve Büdü'yle bir dakika daha kalmaya tahammül edemem. Open Subtitles لا استطيع تحمل الجلوس دقيقة اخرى في هذه الغرفة مع هذان الاثنان
    Şehirde sana daha güzel bakılacağının farkındayken, seni bu odada bırakamam. Open Subtitles لن أتركك هنا في هذه الغرفة. ستحظى بعناية أفضل في المدينة
    Eğer meclis için aday olursan, bu odadaki hiçbir kadın sana oy vermez. Open Subtitles وإذا بحثت في المكتب، لن تجد امرأة في هذه الغرفة لن تصوت لصالحك.
    ama sevdikleri bu odadaki herkes buradasınız çünkü ona yardım etmeyi gönülden istiyorsunuz. Open Subtitles لكن احبائه كلكم في هذه الغرفة اتيتم الى هنا لأنكم تهتمون بمساعدته حقا
    İyileşene dek, altı ay boyunca kendini bu odaya kilitledi. Open Subtitles فأقفلت على نفسها في هذه الغرفة لستة أشهر حتى شفيت
    O odada yaklaşık üç aydır kalıyordum. 15 katlı küçük bir Kore oteliydi. TED وفي هذا الوقت كنت قد قضيت في هذه الغرفة حوالي ثلاثة أشهر، لقد كان فندقا كوريا صغيرا من خمسة عشر طابقا.
    Geminin diğer kısımlarına ulaşamayacak şekilde, bizim bu odada hapsedilmemiz gibi. Open Subtitles مثل لو أننا محبوسون في هذه الغرفة وباقي السفينة خارج متناولنا
    Bu odadayken hep bunu söylemek istemiştim, ki bu odada hiç bulunmadım. Open Subtitles اردت قوله كل مرة اكون في هذه الغرفة ، ولم اكن فيها
    Ben zar zor ayakta durabilir bu odada, çok fazla sevgi var. Open Subtitles يوجد الكثير من الحب في هذه الغرفة بالكاد يمكنني أن أقف هنا
    Yine de bu odada paranın daha önemli olduğunu biliyoruz. Open Subtitles على الرغم من أنه في هذه الغرفة المال يأتي أولاً
    bu odadaki tek vatan haini ben değilim, değil mi efendim? Open Subtitles لست المدان الوحيد بالخيانة في هذه الغرفة أليس كذلك يا سيدي؟
    bu odadaki herkes onun canına olumak istedi aynı veya farklı sebepten. Open Subtitles جميع من في هذه الغرفة أراد كسر عنقه في مرحلة أو أخرى
    Çok inandırıcı buluyorum ama bu odadaki tek ebeveynin de ben olduğumu düşünüyorum. Open Subtitles أنا أجدها قابلة للتصديق بالفعل ولكني أعتقد أنني الأب الوحيد في هذه الغرفة
    Ve sizler sinirli değilseniz, bu odaya ait değilsiniz demektir. Open Subtitles وإن لم تكونوا غاضبين أيضًا فمكانكم ليس في هذه الغرفة
    Döndüğüm geceden beri bu odaya girmedim. Open Subtitles لم أكن في هذه الغرفة منذ أن عدت في الليل
    Kızım, O odada senden başka 2 kadın daha vardı. Open Subtitles يا فتاة , لقد كان معكي اثنين من النساء في هذه الغرفة
    Çok arkadaşımız olmadığı için her geceyi evde, bu oda da geçiririz. Open Subtitles بما أن لدينا أصدقاء قليلون نحن نقضي أغلب أمسياتنا في هذه الغرفة
    Beni ve bu salondaki birçok kişiyi pataklayabilir. TED ولا يزال بإمكانه أن يبرحني ضربًا وربما معظم من في هذه الغرفة.
    Bu şunu söylüyor, bu salonda olmayan kişiler ortalama bin dolara ulaşmak için bin dolardan daha fazla harcıyorlar. TED إذن ذلك يخبرنا أن هؤلاء الأشخاص غير الموجودين في هذه الغرفة ينفقون أكثر من ألف لكي يصبح المتوسط ألفا.
    Ve sanırım buradaki hiç kimse tarama korkusuna bir çözüm bulamazdı. TED ولا اعتقد ان احداً في هذه الغرفة على الاطلاق يمكنه ان يجد حلاً للقلق قبل الفحوصات الدورية
    Bugün Burada aramızda bulunanlarla, ne kadar şanslı olduğumuzu kabul ederek başlayalım. TED بالنسبة لنا نحن من في هذه الغرفة اليوم، بدايةً لنعترف بأننا محظوظون
    Pardon, daha önce de dediğim gibi, baba bu odadan biri Open Subtitles آسف، كما قلت سابقاً الوالد هو شخص موجود في هذه الغرفة
    Günde 10 saat bu odadayım. Open Subtitles أنا هنا في هذه الغرفة لمدة 10ساعات يومياً
    Senetlerim sizde, sadece bu odadakiler mühendisimin raporunu görüyordu. Open Subtitles هذا صحيح ، المتواجدين في هذه الغرفة هم فقط من اطلعوا على تقرير المُهندسين
    bu salonun etrafına bir göz atın. Size göre en az ilginç olan kişiye bakın ve onunla bir sonraki kahve molasında ilişki kurun. TED أريدكم أن تنظروا حولكم في هذه الغرفة وأريدكم أن تتعرفوا على شخص واحد على الاقل مثير للاهتمام وأريدكم أن تتواصلوا معهم في الاستراحة القادمة
    Keşke şu odada karşımda olsaydı onu doğduğuna pişman ederdim. Open Subtitles لو كنا معاً في هذه الغرفة مجدداً لكان أحدنا راضياً

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus