Başın büyük belada. Sen ikinci aracı sürüyordun. Yeşil kamyonu. | Open Subtitles | أظنك في ورطة كبيرة فنحن نعلم أنك كنت في السيارة الثانية الشاحنة الخضراء |
Telefona istediğin kadar cevap verme ama inan bana Başın büyük belada yaşlı kadın. | Open Subtitles | يمكنكِ ألا تردي على مكالماتكِ كما تريدين ولكن ثقي في أيتها المرأة العجوز أنتِ في ورطة كبيرة |
Başın büyük belada, küçükhanım. | Open Subtitles | أنتِ في ورطة كبيرة يا سيدتي الصغيرة |
Eğer elinde vakıf fonu, yaşlı zengin sevgili ya da en üst listeden birkaç ünlü yoksa Başımız büyük belada. | Open Subtitles | إذا لم يكن لديك صندوق أستثماري أو من يغرقونك بالعطايا أو أحدى المشاهير على قائمتك فنحن في ورطة كبيرة |
İyi ki yanımızda değil. Yoksa başımız büyük dertte olurdu. | Open Subtitles | الشيء الصحيح الذي لم نجلبه فنحن بالفعل في ورطة كبيرة |
Nüfus cüzdanı gibi, Doğum sertifikaları, oy pusulaları. Eğer cédulan yoksa başın belada demektir. | Open Subtitles | شهادات ميلاد, اوراق تصويت ان لم يكن لديك وثيقة فانت في ورطة كبيرة |
Kızın başı büyük dertte. | Open Subtitles | هذه الفتاة في ورطة كبيرة وربما تذهب للسجن |
Eğer değilse Başın büyük dertte. | Open Subtitles | لأنه إذا لم يكن متواجداً، فأنت في ورطة كبيرة |
Başın büyük belada, genç bayan. | Open Subtitles | انت في ورطة كبيرة ايتها الأنسة الصغيرة |
Bunlar ağır suçlar. Başın büyük belada. | Open Subtitles | لقد إرتكبت جنايات أنت في ورطة كبيرة |
Başın büyük belada. Farkındayım herhâlde! | Open Subtitles | إنكِ في ورطة كبيرة - ألا تظنين بأني أعرف ذلك - |
Başın büyük belada. | Open Subtitles | أنت في ورطة كبيرة |
Başın büyük belada. | Open Subtitles | أنت في ورطة كبيرة. |
Şimdi Başın büyük belada. | Open Subtitles | أنت في ورطة كبيرة الأن |
Başın büyük belada. | Open Subtitles | انتي في ورطة كبيرة |
Başımız büyük belada. | Open Subtitles | نحن في ورطة كبيرة |
Başımız büyük belada oğlum. | Open Subtitles | يا أولاد، نحن في ورطة كبيرة |
başımız büyük dertte. Bu konuda ne yapacaksın? | Open Subtitles | نحن في ورطة كبيرة ماذا ستفعل حيال الأمر؟ |
Şimdi başımız büyük dertte. | Open Subtitles | هذا يعني أنّنا في ورطة كبيرة الآن |
Yanıyor olsa iyi olur çünkü yanmıyorsa başın belada. | Open Subtitles | من الأفضل أن يكون كذلك، لأنك في ورطة كبيرة إن لم يكن. |
Aynen ama başı büyük dertte. | Open Subtitles | نعم ولكني أعتقد أنه في ورطة كبيرة |
Şimdi Başın büyük dertte! | Open Subtitles | أنت في ورطة كبيرة الآن |
oku evet Raj,başımız dertte banka iki kez aradı seni görmek istiyorlar | Open Subtitles | -إقرأه نعم " راج " ، نحن في ورطة كبيرة المصرف إتصل مرتين ، يريدون رؤيتك |