Savaş zamanında, terörizmi yenebilmek için... her şeye ulaşabilmeleri gerektiği gibi bir bahane uydurdular. | Open Subtitles | برروا ذلك في وقت الحرب إحتاجوا للوصول إلى أي شئ يمكن أن يساعد على هزيمة الإرهاب |
Savaş zamanında, düşmanın eline geçmemesi için bazı şeylerin halktan bile sır olarak saklanması gerekir. | Open Subtitles | بالطبع , في وقت الحرب , بعض الاشياء يجب ان تظل سر حتى عن الشعب , حتى لا تساعد العدو |
Savaş zamanında yemek az bulunuyor. | Open Subtitles | و في وقت الحرب , كان الحصول على الطعام صعباً جدّاً. |
Savaş zamanı bu resmi talimatları yerine getirmekle yükümlüyüz evlat. | Open Subtitles | لا، ولكنه واجبنا أن نتبع تعليمات الحكومة في وقت الحرب يا بني |
Sadece Savaş zamanı, geride asla bir adam bırakmazdık. | Open Subtitles | إن الأمر فقط في وقت الحرب لم نكن لنترك أحداً |
Savaş döneminde, ömründe,hastalığı ve ölümü sırasında hep çok iyi mücadele etti | Open Subtitles | لقد كان رجلاً شجاعاً في وقت الحرب وطوال حياته، وفي فترة مرضه التي إنتهت بوفاته |
Savaş zamanlarında, Tanrıya dua ederken | Open Subtitles | عندما ندعو الإله في وقت الحرب |
Dennis ve Katherine Mahoney, 1860 yazında iç Savaş zamanında Washington'a İrlanda'nın Cork şehrinden göç etmişler. | Open Subtitles | هاجرا من كاونتي كورك في ايرلندا إلى العاصمة واشنطون في صيف عام 1860 في وقت الحرب الأهلية |
Savaş zamanında çabalarım göze ufak görünebilir, belki de öyledir. | Open Subtitles | أعلم أن في وقت الحرب تبدو مساعيّ ضئيلة و ربما تكون كذلك |
Kralın Eli, özellikle de Savaş zamanında kralını terk etmemelidir. | Open Subtitles | ساعد الملك يجب أن لا يتخلي عن الملك أبداً خصوصا في وقت الحرب |
Ayrıca umarım ki herkesten itibar görür ve güçlerini bu Savaş zamanında ulusun yararına kullanır. | Open Subtitles | وأتمنى أن يعترف بذلك ويستخدم قدرتهُ لخدمة الوطن .في وقت الحرب |
Barış zamanında bir bilim insanı dünyaya aittir ama Savaş zamanında kendi ülkesine aittir. | Open Subtitles | في وقت السلم العالم ينتمي لجميع البلدان و لكن في وقت الحرب العالم ينتمي لبلده |
Biz Amerikalıyız. Savaş zamanında eleştirel olmak-- | Open Subtitles | نحن أمريكييون لنكون حاسمين في وقت الحرب |
Savaş zamanında cesetlerle oynamaktan başka... yapabileceğin bir şey yok mu? | Open Subtitles | حصل عليك لا شيء يحسّن ليعمل في وقت الحرب من ألعاب المسرحيّة بالجثث؟ ! |
O gün George'un neden işte olmadığını, neden bana gelmek ve Savaş zamanı orduya katıldığını söylemek için yolda olduğunu anlamaya çalışıyorum. | Open Subtitles | حاول فهم السبب في عدم وجوده في العمل في ذاك اليوم لماذا كان في طريقه إلى منزلي ليخبرني أنّه سينضم للجيش في وقت الحرب |
Ama Savaş zamanı, biz de sizler gibi başka şeylerle ilgili endişeleniyoruz. | Open Subtitles | إن كان يوجد واحد من الأساس ولكن في وقت الحرب .. نحن مثلكم لدينا جميعاً شيء لنقلق عليه |
Savaş zamanı öncelikli olarak barışla ilgilenen herkesin popüler olmayışının kaçınılmaz oluşunu anlıyorum. | Open Subtitles | أفهم أنّه أمرٌ حتميّ إذ أيُّ أحدٍ مهتمٌّ بالسلام .بشكلٍ أساسيّ ينبغي ألّا يكون محبوبًا في وقت الحرب |
Bilinen hikaye bilgisayarların askeri teknolojiden sökün ettiğidir, çünkü birçok eski bilgisayar Savaş döneminde roket yönü hesaplamak ya da kodları çözümlemek için kullanıldı. | TED | الأن القصة الأساسية هي أن أجهزة الحاسوب تنحدر من التكنولوجيا العسكرية، بما ان العديد من أجهزة الحاسوب الأولى صُممت خصيصاً لتخترق الشفرات في وقت الحرب أو لحساب مسارات الصواريخ. |
Savaş döneminde yapılabilecek onurlu bir davranış. | Open Subtitles | ذلك شيء مشرف في وقت الحرب |
Savaş zamanlarında öldürmek kolay gelir. | Open Subtitles | في وقت الحرب القتل يكون سهلا |