Üzgünüm. Sadece seninle tanıştığım için çok mutluyum. | Open Subtitles | أَنا آسفُ، أنه فقط أَنني سعيدُ جداً بأني قابلتُك. |
Seninle tanıştığım an, hayatım kusursuz oldu. | Open Subtitles | في اللحظة التي قابلتُك فيها، أصبحت حياتي استثنائيّة. |
Seninle tanıştığım an, | Open Subtitles | فمنذ اللحظة التي قابلتُك فيها, |
Sonra seninle tanıştım. | Open Subtitles | وبعد ذلك قابلتُك. |
Ve sonra seninle tanıştım. | Open Subtitles | وبعد ذلك قابلتُك. |
Seninle tanıştığımda nişanlıydım. | Open Subtitles | أنا كنت خاطب حينما قابلتُك. |
Ve Seninle tanıştığımda... | Open Subtitles | وعندما قابلتُك... |
Philip, seninle tanıştığım gün benim için her şey değişti. | Open Subtitles | اليوم الذي قابلتُك , (فيليب) كُل شئ تغيَر |
Daha sonra seninle tanıştım. | Open Subtitles | وبعد ذلك قابلتُك |
Sonrasında nasılsa seninle tanıştım. | Open Subtitles | ولأجل هذا قابلتُك. |