"قاسيه" - Traduction Arabe en Turc

• sert
• acımasız
• Zor
• zorlu

- Soğuk, sert ve güçlü olmalıyım. - İyi plan.
يجب ان اكون بارده قاسيه للسماح له بالمرور خطه جيده

Böyle bir dünya için sert bir yüz takınmış olarabilirsin.
مما بعني انك قد رسمت لنفسك ملامح قاسيه لمواجهة العالم

Oh, evet, evet, Oh, Tüm Delikler sert Çükle Doldurulur. Yup.
اوه حسنا, و جميع الفتحات معبئه بقضبان قاسيه.

Ama eğer sahteyse Emily'e yapılabilecek çok acımasız bir şey.
لكن إذا كان مزيف إنها طريقه قاسيه لتفعلها بإيميلي

Bu topraklarda hayat Zor Cody. çok şey yapmak zorundasın.
"هذه بلده قاسيه "كودى الرجل يتطلب منه القيام بأشياء عديده

Onlar aslında temel olarak mağara kazıcıları ve zorlu ortamlarda çalışabilirler,...
إنهمفيالغالبيسكنونفيالكهوف. ويمكنهم العمل في ظروف ومشقة قاسيه

Burada, Kuzey Amerika'da kışlar Alplerdeki kadar sert geçebilir.
هنا .. فى أمريكا الشمالية قد تكون فصول الشتاء قاسيه بنفس قدر ما هو عليه فى جبال الألـب

Belki de haklısın. Belki de Noah'a çok sert davranıyorum.
ربما أنت على حق,ربما كنت قاسيه قليلا على نواه

Tatlım, damadımın çok hassas bir cildi var, o yüzden ona fazla sert davranma, tamam mı?
حبيبتى ان صهرنا لديه بشره حساسه ان لا يمكن ان تكونى قاسيه عليه، حسنا؟

Aklında bulunsun Lauren sert rolü yapsa da çok iyi biridir.
لورين تحاول أن تبدو قاسيه ولكنها رقيقة القلب للغاية

sert kız ayakları yapıyor ama öyle biri değil ve onu mutlu edebileceğimi biliyorum.
إنها تتصرف بقساوه وهي ليست قاسيه ومتأكد بأني استطيع اسعادها

Her zaman sert görünmek zorunda değilsin.
ليس عليكى أن تبدو قاسيه طوال الوقت, أنتى عرفين

Evet. Hippi pilice biraz sert davranmadın mı?
نعم ولكن ألم تكوني قاسيه قليلاً على فتاة الهيبي

Kanından çok kelime dökülene kadar ağzından, sert yöntemler kullanacağız.
إذن سنطبقُ أساليب قاسيه حتى تتحدث أكثر ممّا تنزف.

Ne kadar sert olman gerektiğini iki sefer düşün.
تردد حول ان لا اكون قاسيه جدآ معكم

sert bir tabir, çünkü sınırlar hakkında konuşmaya başladığında, aralıksız akşam yemekleri, gece sinemaları, hafta sonu tatillerini düşünmeye başlayacağım ve...
هذه كلماتٌ قاسيه ... لأنكِ عندما بدأتِ الحديث عن الحدود بدأت بالتفكير بشأن وجبات العشاء المستمره

acımasız bir çevrede evrimleştiler ve şu anda gezegendeki tek ve en etkin etobur canlılar.
تطوروا تدريجياً في بيئة قاسيه وهي الأن أحد أكثر آكلات اللحوم كفاءةً على الكوكب.

Suçların işleniş tarzının oldukça acımasız ve çirkin olması suçların birden fazla ölümcül silahla işlenmiş olması ayrıntılı bir şekilde planlanmış olması ve gerçekleştirilen katliamın etkisiyle kurbanların ailelerinde ve toplumda duygusal açıdan büyük yıkımlar gerçekleşmiş olması ağırlaştırıcı sebepler olarak belirlenmiştir.
وتفاقم الأمور،أجد أن الطريقة التي إرتكبت بها هذه الجرائم كانت قاسيه وبشعه

"Deniz şefkatli ve güzeldir; ama çok acımasız da olabilir."
إنها لطيفه و غايه في الجمال " " لكنها يمكن أن تكون قاسيه جدا

İçinde bulunduğunuz durum Zor, fakat sizin anlıyorum.
انها حاله قاسيه ان تكونى هنا ولكنى اتعاطف معكِ

Zor bir seçim. Kişilik sahibi olursun.
انها فرصه قاسيه انها تعتمد على شخصية فاعلها.

Tom... önümüzde çok zorlu günler var, bir sürü değişim.
..... توم إننا سنواجه أياماً قاسيه في المستقبل