"قاضتني" - Traduction Arabe en Turc

• dava

-Beni dava ettiği dönemde. Sanırım davayı açtıktan hemen sonra.
خلال الوقت الذي قاضتني فيه اظن انه قبل ذلك

Üzgünüm, kafam karışık. Hizmetçim, beni cinsel tacizden dava ediyor da.
معذرة ، أنا مشتت الذهن فقد قاضتني مدبرة منزلي بتهمة التحرش الجنسي

Bugün izinliymiş, bu yüzden kadınları ben arıyorum, çünkü eğer birisi dava açarsa, kaybedecek en az şeyi olan benmişim.
انّها مريضة اليوم لذا قالوا انّه يمكنني تفتيش النساء لأنّه اذا قاضتني احداهنّ أملك أقل أغراض أخسرها

Ailen bana dava açtıktan sonra, komşularınızdan birisine yalancı şahitlik için rüşvet verdim.
بعد أن قاضتني عائلتك رشوت أحد جيرانكم ليقول بأنه هو مصدري.

Ne için dava açtı?
قاضتني على ماذا ؟

Bana birkaç kere dava açtı.
لقد قاضتني بضعة مرات

- O sürtük Davis 1936'da sözleşmemizin iptali için bana dava açmıştı.
هذه العاهرة (ديفيس) قاضتني عام 1936 كي تخرج من عقدها

Ciddi ciddi bana dava açtı.
قاضتني حرفيًا

- Bana dava açmış.
-لقد قاضتني