"قال أنه لا" - Traduction Arabe en Turc

    • olmadığını söyledi
        
    • söylemiş
        
    • olmadığını söylemişti
        
    Sonra pantolonunu çıkardı, yaptığının yanlış olmadığını... çünkü gerçek babam olmadığını söyledi. Open Subtitles ثم خلع بنطاله و قال أنه لا مشكلة هناك لأنه ليس أبي
    Charlie Baker, İtalyan Yönetmenler Birliği'nde Federico Fabrizi diye biri olmadığını söyledi. Open Subtitles تشارلي بيكر قال أنه لا يوجد مخرج بهذا الإسم في دليل المخرجين الإيطاليين
    İdareci bu konuda izne ihtiyaç olmadığını söyledi. Open Subtitles لا، مشرفي قال أنه لا حاجة لإستمارات ورقية من أجل هذا
    Yapmayın ama! Cezada olup da bronzlaşamayacağımızı kim söylemiş? Open Subtitles هيا، من قال أنه لا يمكنك أن تُحاكم وتحصل على سُمرة بنفس الوقت؟
    O da olamaz. İlaç kullanmadığını ve alerjisi olmadığını söylemişti. Open Subtitles قال أنه لا يستخدم أي دواء وليس لديه أي حساسية
    Lenny şüpheli bir durum olmadığını söyledi. Elektrikle ilgili bir şeymiş. Open Subtitles ليني قال أنه لا يوجد مشتبهين , وان الحريق بسبب التماس كهربائي
    Spor müdürü bunlardan takan hiçbir sporcu olmadığını söyledi. Open Subtitles تحدثت مع المدير الرياضي قال أنه لا يوجد رياضي حالي يرتدي هذه الأقنعة
    Orada hiç bir şey olmadığını, yiyecek olmadığını söyledi. Open Subtitles و قال أنه لا يوجد أي شيء هناك حتى لا يوجد هناك أي طعام
    Hayatımı ona vermeye hazır olduğumu söyleyince istediğinin bu olmadığını söyledi. Open Subtitles وعندما أخبرته بأنني مستعد لأهب حياتي له قال أنه لا يريد ذلك
    Tuttuğumuz danışman ders dökümüne hiçbir katkısı olmadığını söyledi. Open Subtitles المستشار الذي وظفناه قال أنه لا معنى لها في سجلك الدراسي
    Melissa'nın düşündüğümüz kadar iyi biri olmadığını söyledi. Open Subtitles لقد قال أنه لا يعتقد أن ميليسا لطيفة كما تعتقدين أنتِ أتقصد ميليسا صديقتي؟
    Tatile gitti. Bu konuda yapacak birşeyi olmadığını söyledi. Open Subtitles -ذهب في أجازة و قال أنه لا يستطيع فعل شيء في هذا الأمر
    Başka ilaç olmadığını söyledi. Open Subtitles قال أنه لا يوجد المزيد من الحبوب
    Orda bir yerimin olmadığını söyledi. Open Subtitles ثم قال, أنه لا يوجد لدي مكان في منزله
    Beni baban davet etti? Bu gece planın olmadığını söyledi. Open Subtitles قال أنه لا يعتقد ان لديك مخططات الليلة
    Ama, yapabileceğimiz hiçbir şey olmadığını söyledi, dimi? Open Subtitles لكنه قال أنه لا يمكننا فعل شيء, صحيح؟
    Dr. Fresco onu kurtarabilecek bir şeyin olmadığını söyledi. Open Subtitles الطبيب (فريسكو) قال أنه لا يوجد شئ يمكنه فعله لانقاذها
    Cini lambaya geri sokamayacağını kim söylemiş? Open Subtitles من قال أنه لا يمكننا إعادة الجني إلى الزجاجة مرة أخرى؟
    Her şeye sahip olamayacağını kim söylemiş? Open Subtitles لكن من قال أنه لا يمكنك أن تحظي بكل شيء؟
    Yani bu hayat tarzını artık sevmediğini söylemiş bunun sonuçları olduğunu. Open Subtitles آعني, لقد قال أنه لا يريد أن يبقى في هذا الوضع, وأنههناكله... ...
    Evliliğe inanmadığını, evliliğin ona uygun olmadığını söylemişti. Open Subtitles لقد قال أنه لا يؤمن بالزواج و أن الزواج لا يناسبه

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus