Richard Alpert, onları geri götürmenin tek yolunun benim ölmem olduğunu söyledi. | Open Subtitles | قال بأنّ الوسيلة الوحيدة لحملهم على العودة هي بموتي |
Evet, tamam. Çok tehlikeli olduğunu söyledi. | Open Subtitles | أجل، حسناً، لقد قال بأنّ الأمر بغاية الخطورة |
Pelerini çıkarmaya çalışırken olduğunu söyledi. | Open Subtitles | هو قال بأنّ ذلك حدث عندما كان يريد إزالة العباءة التي قتلت أبي، |
Biliyorsun, tüm isteğinin karpuzlarını halletmek olduğunu söylemişti. | Open Subtitles | أتعلم، لقد قال بأنّ كل ما أراده كان إحضار البطيخ الخاص به |
Sanatçının da neredeyse sanatı kadar güzel olduğunu söylemişti. | Open Subtitles | حسناً، قال بأنّ الفنّ تقريباً يشبه بجماله جمال الفنان |
Acil olduğunu söyledi. | Open Subtitles | قال بأنّ لديه حالةً طارئة. أكلّ شيء على ما يرام؟ |
Bina yöneticisi Doktor Kinkirk'in üç haftadır şehir dışında olduğunu söyledi. | Open Subtitles | مدير المبنى قال بأنّ د. (كينرنيك) خارج المدينة مُذ ثلاثة أسابيع |
Benim bir sahtekar olduğumu ve elinde kanıtlar olduğunu söyledi. | Open Subtitles | . قال بأنّ لديه إثباتاً بكوني محتالاً |
Güzel bir hatunla randevusu olduğunu söyledi. | Open Subtitles | لقد رحل قال بأنّ لديه موعداً مُثيراً |
Doktorum daha önümde 20 yıl olduğunu söyledi! | Open Subtitles | طبيبي قال بأنّ عندي 20سنة أكثر للوفاة! |
Bir işaret olduğunu söyledi. | Open Subtitles | قال بأنّ هناك إشارة |
Üzerinde çalıştığı bir dava ile alakalı bir durum olduğunu söyledi. | Open Subtitles | قال بأنّ متعلّقٌ بعمله. |
Bunun sana ait olduğunu söyledi. | Open Subtitles | قال بأنّ هذه الصورة تعود لكِ |
Söylentiler olduğunu söyledi. | Open Subtitles | قال بأنّ هنالك شائعات |
- Fiyatın çok yüksek olduğunu söyledi. | Open Subtitles | -لقد، لقد قال بأنّ السعر مُرتفعٌ للغاية . |
Nicole'ün onunla bağlantılarının elinde olduğunu söyledi. | Open Subtitles | قال بأنّ (نيكول) بحوزته هوَ وشركاؤه |
Adının Christian olduğunu söyledi. | Open Subtitles | قال بأنّ اسمه (كريستيان) |
Doktor her şeyin yolunda olduğunu söylemişti. Kahve almaya çıkmıştım. | Open Subtitles | الطبيب قال بأنّ كل شيء على ما يرام فذهبت لأحضر بعضاً من القهوة |
Avukatı kumarhanede bir işi olduğunu söylemişti. | Open Subtitles | محاميه قال بأنّ لديه بعض الأعمال بالملّهى. |
Benim ve kardeşlerimin çok fazla kadınsı olduğunu söylemişti. | Open Subtitles | قال بأنّ إخوتي وأنا كانت كلّ أيضا مؤنّث. |
Bu işi yapanın güçlü rüzgârlar ve okyanus akıntıları olduğunu söylemişti. | Open Subtitles | قال بأنّ الرياح العالية وتيارات محيط قوية... كان مسؤول. |