Bu adam boyalı kıyafetler ve küpelerle gösteriş yaparken yakalandı. Eğlence. | Open Subtitles | هذا الرجل قبض عليه و يضع طلاء و أقراط في الفرقة |
Bugün öğleden sonra Bayview Lane 57 numaradaki evinde Tutuklandı. | Open Subtitles | قبض عليه اليوم بعد الظهر في منزله في سانت كاثرين |
15 yıl önce sanat enstitüsündeki kızlar tuvaletinin duvarlarına delikler açıp röntgencilik yapmaktan yakalanmış. | Open Subtitles | قبض عليه لاختلاسه النظر لفتحات فى الجدران فى حمام الفتيات فى معهد الفنون منذ 15 عاما |
Bunu Kavgadan tutuklanmış, Ve mahkeme emiriyle Sinirlerini kontrol etme | Open Subtitles | أجد ذلك صعب التصديق من رجل قبض عليه بتهمة الإعتداء، |
Mekkeliler onu yakaladı ya da öldürdüler mi? | Open Subtitles | أم أنه قد قبض عليه وقد يكون قتل؟ |
Bu o, Yakalayın onu! | Open Subtitles | قبض عليه. هذا هو عليه. |
Tutuklamayı yapan teğmen, bu kavganın numara olduğunu sezer gibi olmuş. | Open Subtitles | قال اللفتنانت الذى قبض عليه فى وقت لاحق انه شعر أنها كانت حوادث على مراحل |
Kasabadan mı ayrıldı yoksa Moon Il Seok'a mı yakalandı? | Open Subtitles | هل غادر البلده ، أم قبض عليه مون آيل سوك؟ |
Değişik teknolojilerle ortaklaşa çalışan kendini adamış, becerikli, zeki insanlar tarafından yakalandı. | TED | بل قبض عليه أناس مخلصين ذوي امكانيات و أذكياء بالمشاركة مع تكنولوجيات مختلفة. |
Her ikisi de Mejestelerinin yücelmesine karşı kumpas kurarak sıçanlar gibi kapana yakalandı. | Open Subtitles | وكلاهما قبض عليه كالجرذان يتآمران على جلالة الملك |
Merkez İstasyon'da 6 işçi ve bir kuryeyi öldürmekten Tutuklandı. | Open Subtitles | ويليامز قبض عليه بتهمة القتل 6 عمال للسكك الحديديه وموظف الرواتب لا يصعب عليه قتل 305 عامل بالمحطه |
Silahlı adam Tutuklandı, herkes güvende gelecek randevularda evlilik durumunu soracağıma söz veriyorum. | Open Subtitles | الرجل صاحب المسدس قبض عليه ، كل شخص بخير أتعهد بالإستفسار عن الحالة الإجتماعية فى كل تواريخ المستقبل |
Öğrencilerden birinin ağabeyi öldürüldü ve lideriniz cinayet suçuyla Tutuklandı. | Open Subtitles | أنّ أخو طالبة قد قتل، وأنّ قائدكم قبض عليه بتهمة القتل؟ |
yakalanmış olabilir ya da dev bir kalamarla falan savaşıyordur. | Open Subtitles | ربما قبض عليه تعرفون لمحاربتة اخطبوط عملاق |
Bir sene önce El Salvador San Miguel'de tutuklanmış. | Open Subtitles | قبض عليه منذ عام في سان ميغل , السلفادور |
- Yüzük elemanı onu yakaladı. | Open Subtitles | عميل"العصابة"قبض عليه ماذا؟ ! |
Yakalayın onu! | Open Subtitles | قبض عليه. |
Tutuklamayı yapan memur öldürüldü. | Open Subtitles | الضابط الذي قبض عليه لم يستطع الإدلاء بشهادته لأنه كان قد مات |
Sıkıysa Yakala beni, detektif. | Open Subtitles | قبض عليه لو أستطعت، أيها المحقق. |
Burada bir depoyu ateşe verirken yakalanan bir arkadaşınız var. | Open Subtitles | هنا واحد من نوعكم ، قبض عليه يحاول احراق مخزن |
Onun ölmesini istemeyen yakaladığı bir kişi bile yoktur. | Open Subtitles | ما من رجل قبض عليه إلا ويُريده ميتاً |
Çalınmış mallarla dolu bir dükkanda yakalanmıştı. | Open Subtitles | قبض عليه في مستودع شركة مليء بالمواد الحارقة |
Bilmen gerekir diye düşündüm, benim eleman Cheese bir iki polis onu tutukladı. | Open Subtitles | إعتقدت أنك يجب أن تعلم أن فتايَ (تشيز)... قد قبض عليه من قبِل شرطيين |
Suruş Dergisi'nde Hüseyin Sabzian diye birisinin tutuklandığını okudum. | Open Subtitles | قرأت في مجلة سروش "أن" حسينسابزيان.. قد قبض عليه رجالك |