Annem onları biz evden çıkmadan önce ve çıktıktan sonra eve alırdı. | TED | أوتهم أمي بعد مغادرتنا البلدة وأوتهم قبل مغادرتنا. |
Göreve çıkmadan önce İsveç malları satan bir mağazadan almıştım. | Open Subtitles | لقد اشتريتها من المتجر السويدي قبل مغادرتنا |
Bunu size istasyondan ayrılmadan önce söylemeye çalıştım. | Open Subtitles | حاولت ان اقول لك ذلك قبل مغادرتنا محطة القطار |
Pearl'dan ayrılmadan önce, şahsen Haruko ve ailesi için kefil oldum. | Open Subtitles | قبل مغادرتنا بيرل, انا شخصيا امنت على هاروكو و والديها, |
Tam gitmeden önce, sonunda şempanzeler beklediğim şeyi gösterdiler. | Open Subtitles | فقط قبل مغادرتنا بقليل، قامت قرود الشامبانزي أخيرا بما كنت آمل تصويره. |
Bu sayede, gitmeden önce bize gösterdiğiniz misafirperverlik için, sizlere teşekkür etme fırsatını bulacağız. | Open Subtitles | سيمنحنا فرصة قبل مغادرتنا لمبادلتكم الكرم الذي منحتموه لنا |
Biz hastaneden ayrılana kadar bunu söylediğini duymadın. | Open Subtitles | قلت هذا للتو لكن لم تسمعه يقول ذلك قبل مغادرتنا للمستشفى |
Dün sabah bağışıkların kampından ayrılmadan hemen önce bazı konuşmalar duyduk. | Open Subtitles | "عندما كنا هناك في مخيم "المنيعين بلأمس صباحاً قبل مغادرتنا سمعنا بعض الأشخاص يتحدثون |
- Yola çıkmadan önce düşünmeliydin bunu. | Open Subtitles | حسناً كان ينبغي أن تفكر في ذلك قبل مغادرتنا |
Evden çıkmadan önce iki kez zorla üstümü değiştirttin ve zil zurna sarhoş olmayayım diye zorla peynirli sandviç yedirttin. | Open Subtitles | لقد جعلتيني أغير قميصي مرتين قبل مغادرتنا للمنزل و أجبرتيني على أكل شطيرة جبن حتى لا أصاب بالسُكر الشديد |
Ama çıkmadan önce kısa bir telefon görüşmesi yapmalıyım. | Open Subtitles | لكن أود إجراء مكالمة هاتفية قصيرة قبل مغادرتنا. |
çıkmadan önce birkaç bidon almıştım. | Open Subtitles | أخذت مزيدًا من علب الوقود قبل مغادرتنا. |
çıkmadan önce birkaç bidon almıştım. | Open Subtitles | أخذت مزيدًا من علب الوقود قبل مغادرتنا. |
Yola çıkmadan önce Alex'i uyandıracak mıydım acaba? | Open Subtitles | لا أذكر إن كان من المفروض أن أوقظ (أليكس) قبل مغادرتنا. |
Führer'im bugün ayrılmadan önce, size söylemem gereken bir şey var. | Open Subtitles | قائدي.. هناك شيئ يجب أن أعلمك به قبل مغادرتنا. |
Cumhuriyet Şehri'nden ayrılmadan önce yüz kez üstünden geçmişizdir herhalde. | Open Subtitles | لقد استعملناها مئات المرات قبل مغادرتنا لـــريبابليك سيتي |
Yarın ayrılmadan önce kocanızla tanışacağımı umuyordum. | Open Subtitles | كنت آمل بأن نقابل زوجك قبل مغادرتنا غداً |
Gemiye 1942'den ayrılmadan önce binmişsin. | Open Subtitles | اقتحمت السفينة قبل مغادرتنا زمنيًا من عام 1942. |
Mahsuru yoksa gitmeden önce hacet gidersem iyi olacak. | Open Subtitles | إن لم يكن لديكِ مانع، أعتقد عليّ التبوّل قبل مغادرتنا. |
Biz gitmeden önce Dalgagüdücü'nün ne kadar kötü halde olduğunu düşünürsek ikiniz de sihirbaz olmalısınız. | Open Subtitles | لا بد أنكما ساحران بالنظر لمدى سوء السفينة قبل مغادرتنا. |
Biz hastaneden ayrılana kadar bunu söylediğini duymadın. | Open Subtitles | لكن لم تسمعه يقول ذلك قبل مغادرتنا للمستشفى |
Dün sabah bağışıkların kampından ayrılmadan hemen önce bazı konuşmalar duyduk. | Open Subtitles | "عندما كنا هناك في مخيم "المنيعين بلأمس صباحاً قبل مغادرتنا سمعنا بعض الأشخاص يتحدثون |