Çünkü güneş kocaman bir şenlik ateşi gibi yanmaya devam etmişse hesaplamalar onun milyonlarca yıl önce sönmesi gerektiğini gösteriyordu. | Open Subtitles | لأنه إن احترقت الشمس كمحرقة ضخمة، فتُظهر الحسابات أنّه كان ينبغي لها أن تموت قبل ملايين السنين. |
Her şey milyonlarca yıl önce, dev bir kara parçasının bugünkü kıtaları oluşturan parçalara ayrılmasıyla başladı. | Open Subtitles | بدأت المسألة بأسرها قبل ملايين السنين حينما تجزّأت صفيحةٌ كبيرةٌ من اليابسة شكّلت القارات التي نعرفها اليوم |
Ektiğimiz tohumlar, milyonlarca yıl önce maymundan insana evrimimize bizi teşvik eden bazı bitkilerden geliyorlar. | Open Subtitles | وتأتي البذور التي نراها من نفس النباتات التي حثت تطورنا من قرود لإنسان قبل ملايين السنين. |
Dinazorları bulmakla ilgili harika olan şey bunun zekice bir iş olması, milyonlarca yıl öncesine ait doğayı rekonstrükte etmeye çalışıyorsunuz. | TED | الشئ الجميل بالنسبة لي في إيجاد الديناصورات أنها إثنين بواحد؛ عملية فكرية، لأنك تحاول إعادة بناء بيئة كانت قبل ملايين السنين. |
Sonuç olarak bugün, milyonlarca yıl öncesine göre çok daha hızlı bir şekilde asitleşme gerçekleşiyor. | Open Subtitles | ونتيجةً لذلك فإنها تتحمض أسرع مما كانت عليه قبل ملايين السنين |
milyonlarca yıl önce bir meteor dünyaya çarptı ve buz çağını getirdi. | Open Subtitles | قبل ملايين السنين ضرب نيزك الأرض وتسبب في بدء العصر الجليدي |
Burası milyonlarca yıl önce meydana gelmiş büyük bir volkanik patlamanın yarattığı bir mağara. | Open Subtitles | هذا الكهف هو الأثر لإنفجار بركاني كبير... قد حدث قبل ملايين السنين. |
Rodney bu gerçeklikte ona bir cismin çarptığını düşünüyor muhtemelen milyonlarca yıl önce. | Open Subtitles | يعتقد (رودني) أنّه دُمّر بسبب اصطدام في هذا الواقع، ربما قبل ملايين السنين. |