Yani finansal hizmetlerde, çok büyük imkanlar var. | TED | إذاً في مجال الخدمات المالية ، هناك قدرا كبيرا من الفرص. |
Üzerinde çok büyük bir etkin olmalı. | Open Subtitles | يجب أن يكون لديك قدرا كبيرا من النفوذ معه. |
Sebebi her neyse, hayvanların çok büyük bir bölümü yok oldu. | Open Subtitles | مهما كان سببها، أبادت قدرا كبيرا من الحيوانات. انقرضت كل الديناصورات إلا فرع واحد، |
Bilemiyorum. Bu çok büyük bir sorumluluk. | Open Subtitles | أنا لا أعرف هذا يتضمن قدرا كبيرا من المسؤولية |
Harici kameralar, kara kutu kayıtları, uzaktan ölçüm sensörleri, çok büyük miktarda bilgi sağlanacaktır. | Open Subtitles | هنالك كاميرات خارجية , وهنالك تسجيلات الصندوق الأسود هناك أجهزة استشعار القياس عن بعد، هناك قدرا كبيرا من المعلومات. |
Son zamanlarda çok büyük bir stres altındayım. | Open Subtitles | و لكني كنت تحت قدرا كبيرا من . التوتر في الآونة الأخيرة |
Bir adamın ayıklığa adım atması için çok büyük bir cesarete ihtiyacı vardır. | Open Subtitles | فهو يتطلب قدرا كبيرا من الشجاعة وثبات الأمعاء |
Bu evde karımın çok büyük emeği vardır. | Open Subtitles | - نعم فعلا. زوجتي وضعت قدرا كبيرا من نفسها في هذا البيت. |