Baloya vardığımızda, ayaklarım öyle su toplamıştı ki, tüm yaptığımız sadece masada oturmaktı. | Open Subtitles | لذا، عند لحظة وصوليّ إلى هُناك، كانت قدمايّ مملوءه بالقرح و التي أرغمتنيّ على جلوس طوال الحفلة. |
Şişmanım, ayaklarım ağrıyor ve doktorumun azaltmamı söylediği diyet kolalara buz dolabının yan tarafına sığıp da ulaşamıyorum. | Open Subtitles | أنا بدينة، قدمايّ تؤلماني ولا أصل لزاوية المجمد حيث توجد كوكا لايت التي منعني طبيبي عن شربها |
İyi bari, ayaklarım dondu çünkü. | Open Subtitles | هذا يبعث بالراحة، لأن قدمايّ متجمّدة. |
ayaklarım sana teşekkür ediyor. | Open Subtitles | حسناً، قدمايّ شكراً |
Lütfen, ayaklarım acıyor. | Open Subtitles | أرجوك؟ قدمايّ تؤلماني |
- ayaklarım acıyor. | Open Subtitles | قدمايّ تؤلمانني |