"قدمًا" - Traduction Arabe en Turc

    • Devam
        
    • adım
        
    • ileri
        
    • Yoluma
        
    • etme
        
    • yoluna
        
    • önümüze
        
    • ileriye
        
    • metreden
        
    • metre
        
    İkiniz de aynı çatı altındayken, havalimanı planlarına Devam edebilirsiniz. Open Subtitles وبينما أنتما بنفس المنزل، يمكنكما المضي قدمًا في خطط المطار.
    Bu beni ilgilendirmez, o yüzden ben Yoluma Devam ederim. Open Subtitles ولكن ذلك ليس له علاقة بي سوف أمضي قدمًا فحسب
    Buradaki insan topluluğuyla birlikte, sizlerle kenetlenmek bir ayrıcalık olurdu. bir adım atın ve dünyanın her yerinde güveni yeniden inşa edin. TED مع مجموع الناس هنا، قد يكون من الشرف التعاضد معكم والمضي قدمًا في إعادة بناء الثقة في أرجاء المعمورة.
    Sonunda anladık ki bu fikri ileri taşımak istiyorsak bu işi kendimiz yapmalıyız. TED وقد بدا واضحًا أننا إذا أردنا المضي قدمًا بهذه الفكرة فيجب أن نعتمد على أنفسنا
    Yetkili kişi olanlarınız için maaş saydamlığı konusunda artık ileri doğru hareket etme zamanı. TED فإلى من يملك السطلة منكم للتحرك قدمًا نحو الشفافية: حان الوقت للمضى قدمًا.
    Taşra kozandan çıktığın an daha iyilerine layık olduğunu fark edip yoluna Devam edeceğini biliyordum. Open Subtitles ما إن خرجت من شرنقتك الريفية، علمت أنها مسألة وقت فقط قبل أن تدرك أنّك تستطيع الحصول على شخص أفضل وتمضي قدمًا.
    Özellikle, tehlikede olduğunda pek ne yapacağı belli olmaz. Bence önümüze bakmalıyız. Open Subtitles يمكن أن يكون متقلبًا وخاصة وقت التهديد لذا اعتقد أننا بحاجة للمضي قدمًا
    Oğlunuzun tıbbi geçmişini iyice inceledikten sonra bakımında ileriye gitmek için önerimizi hazırladık. Open Subtitles بعد مراجعة الملف الطبي لابنكم نحن مستعدون لتقديم توصية لكي تستمر رعايته قدمًا
    Kıyıya 20 metreden daha yakın seyredilmesini istemiyor o kadar. Open Subtitles لقد طلبكم أن تبتعدوا 60 قدمًا عن الشاطئ. كان هناك ناس يسبحون.
    Neden sadece Devam edip problemi olabildiğince en iyi şekilde kendinizce çözmeye çalışmıyorsunuz? TED لماذا لا تمضي قدمًا وتحاول معالجة المشكلة قدر المستطاع، وبطريقتك الخاصة؟
    Dünyadaki en kötü insan bensem benden nefret eder ve yolunuza Devam edersiniz. TED إذا كنتُ اسوأ شخص في العالم بإمكانك أن تكرهني وتمضي قدمًا
    lideri bir araya geldiler ve temelde baktılar ve biz, hep daha fazla eroin bağımlısı olan insanlarla dolu bir ülkeyle Devam edemeyiz dediler. TED وقالوا، لا يمكننا المضي قدمًا ببلاد يزداد فيها عدد المدمنين على الهيرويين. دعونا نُشكّل لجنة من العلماء والأطباء
    Güvene bu açıdan baktığınızda belirsizliklerle baş edebilmek için, inancımızı yabancılarla paylaşmak için, ileriye gitmeye Devam etmek için niçin benzersiz bir yetenek olduğunu açıklamaya başlıyor. TED الآن، عندما ترون الثقة بهذه العدسة، تبداُ في التوضيح لماذا لديها قدرة نادرة لتمكننا من التغلب علي عدم اليقين، ووضع ثقتنا في الغرباء، ومواصلة المضي قدمًا.
    Hainlik ya da açgözlülükten değil, sadece işlerin yolunda gitmesini garantilemek adına ki yola Devam edebilesiniz. TED ليس حقدًا أو طمعًا فقط محاولة التأكد بأنكم تحصلون على شيء لعمله حتى تستطيعون المضي قدمًا
    Sonra trafik biraz açıldı ve bir kopyasını kaptım ve Devam etttik. TED تحركت حركة المرور قليلًا، وسحبتُ سريعًا نسخة منها. وتحركنا قدمًا.
    2015'te bu deneyi bir adım ileri taşımaya karar verdim. Hindistan'da hava kirliliğinin elde ediliminde ve geri dönüşümünün sağlanması üzerinde çalışabileceğim bir laboratuvar kurdum. TED في عام 2015، قررتُ المضي قدمًا بهذه التجربة وتأسيس مختبر في الهند للعمل على التقاط وإعادة تدوير تلوث الهواء.
    Uzun zamandır hayatımda bir adım atmak istiyordum. Open Subtitles لقد كنت أحاول أن أمضي قدمًا منذ وقت طويل
    Yoluma Devam ediyorum, mutluyum. Open Subtitles أنا أمضي قدمًا. أنا سعيدة.
    Yokum artık ben. Yoluma Devam ediyorum. Open Subtitles لقد انسحبت مضيتُ قدمًا
    Erken teşhis bize, sadece acımasız uyanışını takip etmek yerine hastalığı daha başlangıcında def etme imkanı verecektir. TED سيسمحُ لنا التحذير المبكر بالمضي قدمًا قبل تفاقم المرض بدلًا من مجرد متابعة يقظته القاسية.
    Keşke sen de yoluna Devam edebilsen. Open Subtitles أتمنى لو كان بإمكانك المضي قدمًا أيضا.
    önümüze bakmanın vakti geldi. Yeni şeyler denemenin. Open Subtitles حان الوقت للمضي قدمًا لنفتح أنفسنا لتجسّدنا الجديد
    Bu durumda bir seçim yapmak zorundasınız; ya gelir elde etmeden daha ileriye gidecek ya da rıhtıma döneceksiniz. TED يمكنكم إما أن تقرروا المضي قدمًا بدون أي عوائد مالية كبيرة، أو أن تعودوا إلى المرفئ.
    Yani, 15 metreden daha az mesafede ancak uçabilirler. Open Subtitles مما يعني أنها لا تطير سوى مسافات قصيرة لا تتجاوز الخمسين قدمًا
    Alevler 150 metre yükseğe ulaştığına göre, ...belli ki bu gerçekleşmedi. Open Subtitles اللهب لايزال على ارتفاع 150 قدمًا, وذلك لم يحدث لسبب واضح.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus