Benden habersiz geldiler. Dick'e ne oldu bilemiyorum. | Open Subtitles | لم أكن أملك أدنى فكرة عن قدومهم ، أو مالّذي حلّ بـ ديك. |
Bu yüzden buraya geldiler. Biz önlerindeki engeliz. | Open Subtitles | هذا هو سبب قدومهم نحن مجرد عائق في طريقهم |
Özellikle aile içi şiddetin yaygın olduğu yerlerde kadınlardan bazı kötü haberler dinliyoruz. Bize kliniğe kocalarından gizli geldiklerini söylüyorlar. | TED | بعض من القصص الصعبة التي سمعناها هي من امرأة والتي، هي من هذه الأماكن التي يعتبر فيها العنف المنزلي أمراً شائعاً يخبرونا بأنه يجب أن نخفي هذا عن أزواجهم أي قدومهم إلى العيادة. |
Birileri onlara yerimizi söylemiş olmalı çünkü geldiklerini bile görmedik. | Open Subtitles | {\fnArabic Typesetting}لا بدّ أنّ أحدًا أنبأهم بشيء لأنّنا لم نتوقّع قدومهم. |
Elimizde bazı öğrencilerin AMBE'ne gelmeden önce evlerinde çekilen görüntüleri var. | TED | لدينا بعض الطلاب الذي تصوروا في بلدانهم قبل قدومهم إلى آيمز |
Önlerinde, iki yıl önce geldikleri uzun yol vardı: | Open Subtitles | مباشرةً إلى الطريق الذى سلكوه فى قدومهم منذ عاميين ماضيين |
Bunu yapmak zorundayım çünkü korkarım buraya gelecekler. | Open Subtitles | علىّ فعل هذا لأننى أخشى من قدومهم إلى هنا |
Üzgünüm, öylece geldiler efendim. | Open Subtitles | .معذرة سيدى ذلك كيفية قدومهم |
Veya buraya neden geldiler? | Open Subtitles | أو سبب قدومهم إلى هُنا؟ |
Eğer ölürse kim olduklarını ve niye geldiklerini öğrenemeyiz. | Open Subtitles | لو مات... لن نكون على دارية بهويتهم أو الغاية من قدومهم. |
geldiklerini bile göremezsiniz. | Open Subtitles | لن تتوقع قدومهم أبداً |
Ultra peşimize düşerse geldiklerini bir kilometre öteden anlarım hemen ışınlanırız. | Open Subtitles | إن جاءت (أولترا) ورائنا، سأستشعر قدومهم من على بعد ميل، وسننتقل من هناك ... |
Geri gelmeden önce muhtemelen bir veya iki günümüz var. | Open Subtitles | ربما نملك يوم أو يومان على الأكثر قبل قدومهم |
Sen gelmeden önce başvuruları incelemiştim. | Open Subtitles | تفحصت كل هذه الطلبات قبل قدومهم إلى هنا. |
Çekirgeler gelmeden önce gitmiş olacaksınız. İşte yapacaklarımız... | Open Subtitles | انكم سوف تغادرون قبل حتي قدومهم |
Evet, geldikleri için stajyerlere teşekkür ediyordum. | Open Subtitles | نعم يا رئيس ، كنت فقط أشكـر المتدربيـن على قدومهم إلى هنــا. |
Bana haber vermeye geldikleri anı hiç unutamayacağım. | Open Subtitles | إنني لن أنسى يوم قدومهم لإخباري بالنبأ |
geldikleri zaman görebilirsin. | Open Subtitles | يمكنك أن تتوقع قدومهم |
Pekala, çok korkutucular ama gece yarısı Kate yerine bizim peşimizden gelecekler yani tek yapmamız gereken eve gidip gelmelerini beklemek. | Open Subtitles | حسناً، إنهم مُرعبون، لكنّهم سيُلاحقوننا في منتصف الليل عوضاً عن "كايت" لذا كل ماعلينا فعله هو العودة إلى المنزل وانتظار قدومهم |
Ama bizim için gelecekler dedin ya, ona inanıyorum. | Open Subtitles | ولكني أصدق ما تقوله عن قدومهم لنا |