Kararın Camelot'un yararına verildi. - Olabilir. | Open Subtitles | قراركَ إتخذتهُ لأفضل مصالح كاميلوت - ربما - |
Kararın, 25 yıl mı yoksa müebbet mi olacak. | Open Subtitles | قراركَ الوحيد سيكون25 سنةُ أَو المؤبد |
Annen son Kararın sende bittiğini söyledi. | Open Subtitles | أمّكَ قالتْ أن قراركَ نهائيُ. |
Karar vermeniz zor olmalı. Evet. | Open Subtitles | بأنّ قراركَ يَجِبُ أَنْ يَكُونَ صعبَ جداً. |
Bu arada sen de kararını vermiş olursun, eldeki verilere göre. | Open Subtitles | بهذه الطريقة عندما تتخذ قراركَ سيكون مبنيّاً على جميع المعلومات |
En doğru kararı vermişsin. | Open Subtitles | قراركَ صحيحُ جداً |
Kararına saygı duymalarını sağlarım. | Open Subtitles | أنا سَأَتأكّدُ بأنّهم يَحترمونَ قراركَ. |
Karar senin kararındı yani. | Open Subtitles | لذا لقد كان قراركَ. |
Kararın ne olursa olsun seni destekleyeceğim. | Open Subtitles | سأدعمكَ أيّاً كان قراركَ |
- Son Kararın mı? | Open Subtitles | - هَلْ هذا قراركَ النهائي؟ |
Milli Güvenlik Paktı'nı askıya alma Kararın hiç senlik bir davranış değil. | Open Subtitles | قراركَ بتعليقِ العمل بالقانون العسكريّ... -هذا ليس من شيمك . |
Komutan muavini olmanı istediğim zaman Karar verirken özgür biri olmanı istiyorum. | Open Subtitles | أريدُك أن تكون حرًا و تتخذ قراركَ الخاص عندما أطلب منكَ أن تكون بعدي في القيادة |
- Sence bunu istemez mi? - Bu senin verebileceğin bir Karar değil. | Open Subtitles | حَسناً، ذلك لَيسَ قراركَ لجَعْل. |
Seninle konuşmasına izin verdiğin anda kararını vermiş oldun. Tıpkı bizim gibi. | Open Subtitles | لقد اتّخذتَ قراركَ لحظةَ تركتَه يتحدّث إليك، تماماً كحال بقيّتنا |
Umarım bu, Louis'le ilgili kararını etkilemez. | Open Subtitles | أنا , uh... أنا , uh، يَتمنّى هذا لَنْ يُؤثّرَ عليه قراركَ حول لويس. |
En doğru kararı vermişsin. | Open Subtitles | قراركَ صحيحُ جداً |