Peki gerçekte ne olup bitiyor? Aslında, dünyadaki köyler boşalıyor. | TED | اذا ما الذي يجري فعلياً؟ حسناً، قرى العالم تخلو الآن |
Hapishaneler inşa etmek yerine, tekerlekli köyler inşa edebiliriz. | TED | بدلاً من بناء السجون، نستطيع بناء قرى على عجلات. |
Epey büyükmüş ya. Demek hala birkaç tane büyük köy kalmış. | Open Subtitles | هذا عدد كبير، أظنّ هنالك بضع قرى لم نُغِر عليها بعد. |
Kasungu Annelik Bekleme köyü'nün tasarımı Malavi köylerinin yerel tipolojilerinden alıntı yapıyor, basit malzemeler ve tekniklerle inşa ediliyor. | TED | تصميم كاسونغو للأمومة لانتظار أهل القرية تقترض من العامية أنواع قرى ملاوي وبنيت باستخدام بسيط من المواد والتقنيات. |
Huzur dolu köylerinde yaşayan sıradan çiftçiler ve çobanlar, ellerine geçen yeni gücü kullanmaktan çekinmeyen yerel diktatörler tarafından, evlerini ve topraklarını terk etmeye zorlanıyor. | Open Subtitles | المزارعون والناس البسطاء من قرى مسالمة طُردوا من بيوتهم وطُردوا من أراضيهم بواسطة ملوك الحرب |
Her türlü meydan okuma acımadan kırılır diğer köylere yayılmasını engeller. | Open Subtitles | سيسحق أيّ عصيان بلا رحمة كي لا يمتدّ إلى قرى أخرى |
Başka kasabalar var - bizim gibi gözü pek olmayan kasabalar. | Open Subtitles | سوف يذهب بعيدا فهناك قرى أخرى قرى أخرى لا تصمد مثلنا |
Nehirler ormanın otoyoludur, bunu öğrenmiş olduk, ayrıca en fazla asker alımı nehir civarı köylerden oluyordu. | TED | إذن الأنهار هي الطريق السريع للغابة، وهذا شيء علمناه، ومعظم التجنيد كان يتم في قرى النهر وحولها. |
köyler yakıldı, etraflarını çevreleyen tarlalardaki yaz hasadı ateşe verildi. | Open Subtitles | قرى بالكامل تم أحراقها وبعضها كان يحترق بينما المحاصيل المحصوده تـحتـرق بـدورهـا فـى الحـقـول المحيـطـه بـهـا |
İlerledik, savaştık ve başka köyler aldık. Birliğimiz büyüdü. | Open Subtitles | زحفنا وقاتلنا وأخذنا قرى أكثر , صفوفنا زادت |
Rakip köyler, eski yeminler, intikam rüzgarı. | Open Subtitles | قرى متنازعة, قسم قديم إنتقام من عبر المحيط |
Bunlar: Şarkı yok, "İstiyorum" anı yok, mutlu köy yok, aşk hikayesi yok. | TED | وقد كانت: بدون أغاني، بدون لحظات "أريد"، بدون قرى سعيدة، بدون قصة حب. |
Pakistan, Kazakistan ve Kırgızistan'daki 100'ü aşkın köy için planlar var. | TED | توجد خطط لبناء ما يزيد عن ال100 في قرى في باكستان، كازاخستان، وقيرغيزستان. |
Buraya gelirken alti farkli köy geçtik. Hepsi de terk edilmisti. | Open Subtitles | لقد مررنا بستة قرى في طريقنا إلى هنا، وكلهم مهجورين.. |
Senin hastaların savaş suçlularıydı Canavarlardı..bir köyü yok edip, içindeki tüm insanları canlı canlı katleden insanlardı | Open Subtitles | مرضاك كانوا مجرمين حرب ,معظمهم دمروا قرى وقتلوا اهلها باسم اسبانيا |
Beş Büyük Ulus'un her birinin kendi ninja köyü vardır. | Open Subtitles | كل من الدول الخمس العظمى لديها قرى النينجا المخفية الخاصة بها |
Para için, bütün bir köyü yok ediyorlar. | Open Subtitles | إنهم يدمرون قرى بأكملها من اجل حفنة من الدولارات |
Genç Cüce Prens iş bulabildiği her yerde işe girdi İnsan köylerinde çalıştı. | Open Subtitles | قبِل أمير الأقزام اليافع بالعمل حيثما وجده بكدّ في قرى البشر |
Bu vadi, Las Hurdes'in önemli köylerinde vaaz veren hıristiyan Carmelita keşişleri tarafından dört asırdır mesken edinilmiştir. | Open Subtitles | لأربعة قرون كان هذا المكان ملجئًا لرهبان كرملية للكنسية الكاثوليكية "يقومون بالوعظ في قرى "لاس هورديز |
Akşam vakti, megapol köylere bölünür. | Open Subtitles | مع حلول الظلام المدن الكبيرة تتشظى إلى قرى |
İnsanlarımız birçok kasabalar kurdular ve yaşamaya devam ediyorlar.. | Open Subtitles | شـعـبنا صـنـع قرى في كافة أنحاء الأرض و يعيشون عـليها |
Tsunamiden kurtulmuş köylerden birine gidip oraya yerleşeceğim. | Open Subtitles | المهم ان نغادر الى عدة قرى أنا سأستقرّ في أي واحدة منها |
Nehir köylerine gittik ve insanlardan, ki muhtemelen çoğu gerillaların yakın akrabalarıydı, | TED | لذا ذهبنا إلى قرى النهر هذه وسألنا الناس ومن المحتمل أن بعضهم كانوا أصدقاء مقربين للمغاوير. |
2004'te, Sri Lanka'da, Sumatra depreminden... ...ve tsunamiden sonra, Müslüman balıkçıların köylerini yeniden inşa ettim. | TED | وفي عام 2004 في سريلانكا بعد زلزال سومطرة وأمواج تسونامي . أعدت بناء قرى الصيادين الإسلامية . |
Ölüm döşeğindeki 31 kişiyle Bangalore'un civar köylerinden genç kadınlar ilgileniyordu. | TED | نحو ال31 شخصاً هؤلاء والذين كانوا يواجهون الموت لقد كان من بينهم نسوة صغيرات في العمر من قرى محيطة بانغلور |
Hindistan'da bütün ailenin ipek ticaretinde köle olduğu köyleri ziyaret ettim | TED | زرت قرى في الهند حيث توجد عوائل مُستعبدة بكاملها في تجارة الحرير. |