Einstein bir hikaye anlattı ve hikayelerini takip etti ve teorilerini buldu ve teorilerini buldu ve denklemlerini yazdı. | TED | إذن روى آينشتاين قصة واتبع قصصه إلى أن توصل إلى نظرياته وبعد أن توصل إلى نظرياته توصل إلى معادلاته. |
Ona iftira etmeye devam edeceksen, hikayelerini dinlemeyi hak etmiyorsun. | Open Subtitles | إذا كنت سَتَفتري عليه فأنت غير جدير بأن تسمع قصصه |
Anlattığı hikayeler, hapishanenin içinde dolanır durur. İşimize yaramaz. | Open Subtitles | قصصه في جميع أنحاء السجن إنه عديم الفائدة. |
Sana bir tavsiye, Sam'in savaş hikayelerine pek bulaşma | Open Subtitles | نصيحة لك , أبقى بعيداً عن قصصه الحقيقية من الأن فصاعداً |
Nefret eden bir Yahudi değilsen,... hikayelerinden onlardan neden o şekilde bahsediyorsun? | Open Subtitles | يقول بأنه لا يكره اليهود و لكن أنظرو كيف يتحدث عنهم في قصصه |
hikayeleri gerçek olsa ne olur, olmasa ne olur? Ne fark eder? | Open Subtitles | ماذا لو كانت قصصه حقيقية ، أم لا ما الذي يضر ؟ |
12 yaşındayken onun bütün hikayelerini ben daktilo ederdim. | Open Subtitles | وأنا كتبته عن قصصه القصيرة بالنسبة له عندما كان 12. |
hikayelerini dinlemelisin. Öğrenmek için çok mücadele verdi. | Open Subtitles | يجب عليك أن تسمع قصصه انه مكافح جداً وأراد أن يتعلم |
Sevimli ifadelerini, içten hikayelerini, jüriyi etkileyecek her şeye bak. | Open Subtitles | أنظري الآن إلى جمله المحبوبه قصصه البسيطه, نوادره أي كان ما يستخدمه ليسحر المحلفين |
hikayelerini düzeltecek, yapıyı oluşturacak,daha derinlere gitmesini ve söylenmesi zor gerçekleri bulmasını sağlayacak birine ihtiyacı var. | Open Subtitles | لأنه يحتاج شخصاَ لتنقيح قصصه ويعطيها أساسات ويحتاج أيضاَ أن يضغط بأعماقه ليكشف حقيقة صعب البوح بها |
"Yazar Sage McMallister tüm hikayelerini ilk elden edindigi bilgilere dayandırmaktadır." | Open Subtitles | "المؤلـف ساج ماكليستر كتب كل قصصه عن طريق... الرويات المباشرة... ." |
İnsan o kadar çok hikaye anlatırsa kendisi hikaye olur. | Open Subtitles | يخبر الرجل قصصه عديد من الأوقات حتي يصبح هو القصص |
İkinci hayatını daha çok seviyor ve buraya katlanamadığı için hikaye anlatıyor belki de. | Open Subtitles | مهما يكن، هو يحبّ حياته الثانية اكثر وهو مستمر في حكاية قصصه لأنه لا يستطيع البقاء بهذا المكان الممل |
Kitap okunduğu sürece, hikayeler hayata gelecek. | Open Subtitles | طالمَا أن الكِتاب يُقرأ، فإن قصصه ستَغدوا حقيقةً. |
Çok ilginç hikayeler anlatıyor. | Open Subtitles | قصصه شيقة للغاية. انت ترين ذلك.. |
Peki sen de, onun fantastik hikayelerine inanıyor musun? | Open Subtitles | إذاً هل تصدقين قصصه الخيالية ؟ ؟ |
Adama kırıtıp durdun. hikayelerine kırkırdamak ne oluyor? | Open Subtitles | كنتي ترمين نفسك عليه, وتضحكين على قصصه |
James Franco kısa hikayelerinden birini okuyacak ve yazarlar ajansı da orada olacak. | Open Subtitles | إلى أين أنت ذاهب؟ حسنا, جيمس فرانكو يقرأ بعض من قصصه القصيرة |
O kadar çok sıkıldım ki onun uyanın millet diye biten inekçe hikayelerinden birini anlattığını sanmıştım. | Open Subtitles | لقد مللت اعتقدت انه هنا يخبرنا قصة من قصصه الغبية هذا دائما ينتهي ب" مرحبا , استقظوا , الجميع !" |
- Doğrusu Shyamalan. - Ne yazık ki, onun hikayeleri gibi seninkinin de dayanacağını sanmıyorum. - Kolay hedefti. | Open Subtitles | للأسف، مثل قصصه لأ أتوقع أن تصمد قصتك |
Ve sana İngiltere'deki büyüleyici hayatı hakkındaki tüm o mükemmel hikâyeleri anlatacak. | Open Subtitles | و سوف يخبرك عن كل قصصه الرائع عن بريطانيا |
Öyküleri giderek tuhaflaşıyordu ama sonları her zaman çok şaşırtıcıydı. | Open Subtitles | ومثل قصصه الغريبة كانت النهايات دائما أكثر مفاجئة |