Potansiyel tehlikeliliğine bakılırsa hastaneden ziyade adli bir birimde kalması gerekir. | Open Subtitles | درجة خطورته ستُرجح بقاءه في وحدة قضائية بدلًا من جناح بالمستشفى. |
Daha kötüsü, mahrem yerlerim aylarca göz önündeyken yasal boşluklar ve yetki sorunları bunu aylarca uzatabiliyor. | TED | والأسوأ أن ثغرات قانونية ومسائل قضائية جعلت الأمر يطول لشهور بينما اجزاء جسدى الخاصة مازالت معروضة لشهور |
yargı süreci yok, anayasal güvence yok. Sadece biz varız. | Open Subtitles | لايوجد هنا اجراءات قضائية اعتيادية ولا ضمانات دستورية، فقط نحن |
Onun anısına, savcılığın aşırı suçlamalarına karşı bir grup davası düzenleme işine girişiyorum. | Open Subtitles | إحياءً لذكراه، أنا أحاول تنظيم دعوى قضائية جماعية بسبب المبالغة في توجيه الاتهامات |
Bir dizi dava sıralamış ve hepsi de para cezasından öte, Ray. | Open Subtitles | لقد أقام دعوة قضائية و هي أكثر من مجرد غرامة يا راي |
Üvey kızının buna güveniyor ve bu nedenle size asliye hukuk mahkemesinde dava açtı. | Open Subtitles | ولذلك يريدون مشاهدتك تتعرض للأذى ابنة زوجتك تعول على ذلك لذلك قامت برفع دعوى قضائية ضدك في محكمة مدنية |
Ara sra bir iki davaya dansmanlk yapp filancay falancadan bosuyorum. | Open Subtitles | اقيم دعاوي قضائية لتطليق الازواج من حين لاخر. |
Havasupailer bunu öğrendi ve 700.000 dolar tazminat aldı ve üniversiteyi rezervasyonda (özel bölge) araştırma yapmaktan men ettiler. | TED | عندما علم الهافاسوباي بذلك، رفعوا دعوى قضائية وربحوا 700،000 $، ومنعوا جامعة ولاية أريزونا من إجراء بحوث على ملكيتهم. |
Ben şikayetimi hazırlayacağım ve tüm yasal ayrıntılarla ilgileneceğim ama senin de yargılama yetkin var, işte tam burada öyle diyor. | Open Subtitles | انا وضعت الشكوى وتكفلت بالتفاصيل لديك سلطة قضائية تقول لك الحق |
adli psikoloji davası için bazı kaynak malzemelere ihtiyacım vardı. | Open Subtitles | لقد احتجت مصدراً علمياً لحالة نفسية قضائية |
Herkesin elini kolunu sallayarak adli alana girip sıkıcı detayları bozmasına izin veremeyiz. | Open Subtitles | لا نستطيع أن ندع أي شخص يدخل إلى منطقة قضائية و ندعه يلوث كل التفاصيل المملة |
Tamam, kurbanımızın üzerinde Kennedy ve Booth'u yönlendirebilecek herhangi bir adli kanıt var mı? | Open Subtitles | حسنا, هل هناك أي أدلة قضائية قد تدلنا على مكان كينيدي وبوث؟ |
Cunku emin degiller ve yasal yukumluluk altina girmek istemiyorlar. | TED | لانهم ان لم يكونوا متاكدين منها تماما فان هذا يحمل في طياته مسؤولية قضائية واحتمال بملاحقة قانونية |
FBI'ın burada yargı yetkisi yok. | Open Subtitles | المكتب الفدرالي ليس له سلطة قضائية علينا |
Efendim, bir Amerikan askerini, yabancı bir ülkenin yargı yetkisine teslim etmek, kuvvetler statüsü anlaşmamızın ihlalidir. | Open Subtitles | سيدي، تسليم جندي أمريكي لسلطة قضائية أجنبية إنتهاك لإتفاقتنا العسكرية. |
Açığa çıkaracağı tek şey gazeteyi davayla karşı karşıya bırakmak. | Open Subtitles | كل ما ستفعله هذه القصة تعريض هذه الجريدة لدعوى قضائية |
Hakaret ile iftira arasındaki farkı anlar anlamaz dava açacağım. | Open Subtitles | وحالما علمت الفرق بين الطعن و التشهير رفعت دعوى قضائية |
İnan bana o adamı kurtarıyordum seni de bir hukuk davasından. | Open Subtitles | ثق بي، كنت أنقذ ذلك الرجل وإنشائك دعوى قضائية |
Şimdi anladığınız üzere, bir davaya karıştırılıyoruz. | Open Subtitles | الأن , أنت تعلم أننا متورطون في دعوى قضائية هنا |
Bence 8 miIyon doIarIık tazminat davası açarIar. | Open Subtitles | أقول بأننا سنواجه دعوة قضائية بـ 8 مليون. |
Federal yargılama yetkisi için 3 cinayete ihtiyacınız var sanıyordum. | Open Subtitles | ظننت أنك تحتاج لـ 3 جرائم قتل ليكون لديك صلاحية فيدرالية قضائية |
ABD Adalet Bakanligi bize celp gönderecek olursa onu tuvalet kagidi olarak kullaniriz. | Open Subtitles | إذا أرسلت لنا دائرة العدل الأمريكية مذكرة قضائية ستستعملها ورق تواليت |
Multimilyonluk bir davada adım geçti. | Open Subtitles | لقد أُُحلتُ الى دعوى قضائية بملايين الدولارات |
avukat tutup Vergi Dairesine dava açmamız gerektiğini düşünüyor. | Open Subtitles | يعتقد أنه ينبغي علينا أن نكلف محامي برفع دعوى قضائية على الحكومة |
Hükûmetle olan anlaşmaları onları her türlü davadan muaf tutuyordu. | Open Subtitles | كان الإتفاق مع الحكومة أن يتم تجنيبهم أية ملاحقة قضائية |
Millet, Dr. Brennan işinin yanı sıra kitaplar yazan kendini kanıtlamış bir adlitıp antropoloğudur. | Open Subtitles | يا جماعة. الطبيبة برينان عالمة قضائية ماهرة في علم الإنسان تكتب الكتب كعمل جانبي |