- Cebin hariç herhangi bir yere. Yoksa digerleriyle karisip alelade bir para olur. | Open Subtitles | في اي مكان سوى جيبك و إلا ستختلط مع الأخريات و ستصبح مجرد قطعة معدنية |
ENI tedavisi doğruda boyna uygulanıyor ve madeni para kadar küçük bir iz bırakıyor basit ve hızlı bir uygulaması var. | Open Subtitles | يُحقن علاج (إيناي) في العنق مباشرةً مُخلّفاً قطعة معدنية مثل الندبة إنها عملية سهلة وسريعة |
Küçük bir metal parçası, hem geçmişi hem de geleceği söylüyor. | Open Subtitles | قطعة معدنية صغيرة تخبرني بالماضي والمستقبل |
Bir elektrik akımının açılmasının manyetize bir metal parçasını hareket ettirebileceği fikrini kullanarak dünyanın ilk elektrik motorunu üretti. | Open Subtitles | استخدم فكرة أن تشغيل التيار الكهربي يمكنه أن يحرك قطعة معدنية ممغنطة في العالم محرك كهربائي كي يصنع أول |
Güzel gözüken bir çelik; iyi işçilik. | Open Subtitles | قطعة معدنية جميلة تحفة |
Küçük bir gazete ilanı verip bir metal parçasıyla çalışıyorsun. | Open Subtitles | انت لديك اعلان مبوب و قطعة معدنية |
Sihirli bir para. O büyü torbalarınızdan kolayca geçebiliyor. | Open Subtitles | قطعة معدنية سحرية تخترق أكياسكما السحرية |
Bu bir para. | Open Subtitles | إنها قطعة معدنية |
Bir keresinde bir madeni para yutmuştum. | Open Subtitles | إنه على حق لقد أكلت قطعة معدنية ذات مرة (عشرة سنتات) |
- Bir madeni para. | Open Subtitles | -إنّها قطعة معدنية |
Küçük bir metal parçası, hem geçmişi hem de geleceği söylüyor. | Open Subtitles | قطعة معدنية صغيرة تخبرني بالماضي والمستقبل |
- Bir metal parçası kafama nasıl girmiş? | Open Subtitles | مثل الزجاج كيف دخلت قطعة معدنية الى دماغي؟ |
Ancak inanılmaz bir şekilde saatinizden fırlayan bir metal parçası arteri tıkayarak, kan kaybınızı minimumda tutmuş ve şaşılacak şekilde sizi hayata bağlamış. | Open Subtitles | ...لكن المدهش قطعة معدنية من ساعتك قامت بعرقلة الشريان مانعة فقدان دماء كثيرة مما أبقاك حياً |
Her metal parçasını aradık. Saklambaç bitti galiba. | Open Subtitles | لقد قمنا بتفتيش كل قطعة معدنية أعتقد أنه لعبة الإستغماء قد انتهت |
3 metrelik metal parçasını saklayabileceği pek fazla yer yok. | Open Subtitles | ثمّة بضع أماكن بوسع المرء تخبئة قطعة معدنية بطول ثلاث أقدام فيها |
Güzel gözüken bir çelik; iyi işçilik. | Open Subtitles | قطعة معدنية جميلة تحفة |
Kafamdaki bir metal parçasıyla yürüyüp konuşabiliyorum. | Open Subtitles | واتكلم مع قطعة معدنية في رأسي |