kalbini kırdığın adamın bazı eşyalarını almaya geldim. | Open Subtitles | هنا أَنْ أَحْصلَ على بعض الأشياءِ أَعُودُ إلى الرجلِ الذي قلبِه إنكسرتَ. |
Şimdi sakıncası yoksa kalbini açmak için adamdan izin alacağım. | Open Subtitles | والآن إذا كنتم لا تمانعون سأحصل على موافقةً هذا الرجلِ لتَمزيق قلبِه |
İhtiyacı olan son şey birinin kalbini kırmasıdır. | Open Subtitles | الشيء الأخير يَحتاجُ - شخص آخر لكَسْر قلبِه. |
Şöyle iyice sivri bir kazık bulacaksın... ve tam kalbine saplayacaksın. | Open Subtitles | أحضر لنفسك وتر خشبي حاد و أغرزه خلال قلبِه |
Onu kalbine sapladıktan sonra Tulku'nun bedeninden çıkarıp aldım. | Open Subtitles | أنا أخرجتُه من تولكو بعد أنا طعنته في قلبِه |
Genç kızlar gelip gider Ama Radha onun kalbinin kraliçesi | Open Subtitles | الحوريات تَجيءُ وتَذْهبُ لكن رادا ملكةُ قلبِه |
Onun, kalbinin kraliçesini yapmak zorunda olduğu biri. | Open Subtitles | الواحد مَنْ هو كان لا بُدَّ أنْ يَجْعلَ ملكة قلبِه. |
kalbini kazanırdın böylece. | Open Subtitles | هذا لكي تَستولى على قلبِه |
Yeni nesil silahların kalbini bu oluşturacak. | Open Subtitles | جيل الأسلحةِ... ... بهذافي قلبِه. |
kalbini durduracak seviyede değil. | Open Subtitles | ليس هناك كافي لإيقاْف قلبِه. |
Zavallı küçük kalbini kırdı. | Open Subtitles | لقد فَطرت قلبِه الصغير. |
"Neden herkes onun kalbine yabancı " | Open Subtitles | لماذا كُلّ شخصُ غريب إلى قلبِه |
kalbine bir bakmak istiyorum. | Open Subtitles | أُريدُ الإلْقاء نظرة على قلبِه |
Mermi doğruca kalbine isabet etmiş. | Open Subtitles | الرصاصة ذَهبتْ مباشرة إلى قلبِه. |
Onun, kalbinin kraliçesini yapmak zorunda olduğu biri. | Open Subtitles | الواحد مَنْ هو كان لا بُدَّ أنْ يَجْعلَ ملكة قلبِه. |
Çok kadınla birlikte olduğunu da kalbinin tam bir centilmen olduğunu da biliyordum. | Open Subtitles | لقد كنتُ أعرِفُ بأنّه كان على ... على علاقة بالعديد من النّساء ولكنّني عرفت طيبة قلبِه لقد كان سيّداً مُحترماً |