İncil, sorunun bizim içimizde kalplerimizde ve ruhlarımızda olduğunu söylüyor. | TED | يقول الكتاب المقدس أن المشكلة تكمن فينا داخل قلوبنا وأرواحنا |
Ona kalplerimizde umut, topluklarımızda kanat olduğunu söyle. Sonra da artık arama yok. | Open Subtitles | اخبرها بأن لدينا امل ينبعث من قلوبنا وأجنحه وبعد ذلك لامكالمة هاتفيه مجددًا |
Gerçek bizim kalbimizde, ve bunu baban dışında kimseden duyamazsın. | Open Subtitles | ،تكمن الحقيقة في قلوبنا ولن يخبرك أحد بالتالي سوى والدك |
Bu yüzden, yüzlerce hikâyemizi ırk bilgisi ders kitabı olarak yayınlamaya karar verdik ki Kalbimiz ve zihnimiz arasında köprü kurabilelim. | TED | لذلك لوجود المئات من القصص معنا، قررنا أن ننشر كتاب لمحو الأمية العرقية لإصلاح تلك الفجوة التي بين قلوبنا وعقولنا. |
kalp kırıklığı konusunda bir seçeneğimiz yok, yalnızca önem verdiğimiz insanlar, şeyler ve projeler üzerinden kalbimizin kırılması seçeneğimiz var, bu da tek seçenek. | TED | لا نملكُ خيارًا حول تحطم القلوب، نملكُ فقط الخيار لتحطم قلوبنا من خلال الأشخاص والأشياء والمشاريع التي نهتم بها بعمق. |
Gerçekten sebeplerin kalbimize işlenmesine izin vermiyoruz. | TED | نحن حقيقة نختار ان لا نمكن ذلك ليكون سبب تحول في قلوبنا |
Bir bakıma, duygusal hayatlarımızın bir kaydı kalplerimizde yazılı. | TED | بشكل، بلغ حد أن تسجل حياتنا العاطفية كتابة على قلوبنا. |
Paylaştığımız hikayelerin hepsi hala kalplerimizde duruyor. | Open Subtitles | ♫ كل قصصنا التي تشاركناها ♫ مازالت موجودة في قلوبنا |
Sana hep müteşekkir olacağımızı ve kalplerimizde yaşayacağını bilmeni isteriz. | Open Subtitles | نريدك أن تعلم ، أننا سنكون مُمتنين لك الى الأبد، وسوف تظل فى قلوبنا دائمآ. |
ama koruyabilirsek Noel ruhunu kalbimizde, zamanda geriye dönme gücü olur bizimle! | Open Subtitles | لكن إن احتفظنا بالعيد في قلوبنا فستكون لدينا القدرة لنعيد الزمن نفسه |
bu yüzden bunun sonuçlarını kalbimizde, zihnimizde ve toplumumuzda yenebileceğimizi biliyorum. | TED | هكذا أنا أغرق أننا يمكننا أن نهزم أعقابها في قلوبنا وعقولنا ومجتمعاتنا. |
Bize silah sağladılar, yanımızda oldular, daima kalbimizde yaşayacaklar. | Open Subtitles | أنهم سلحونا و قاتلوا فى صفنا و سوف يعيشون إلى الأبد فى قلوبنا |
Ama Kalbimiz kırıldığında iyileşmesi biraz farklı olur. | TED | لكن قلوبنا عندما تتحطم، فإنها تتعافى على نحو مختلف قليلًا. |
Kalbimiz kırıldığında çok sık yaptığımız şeylerden biri bunu bize yapan insanı yüceltmek. | TED | إحدى أكثر الميول الشائعة التي نملكها عندما يتمُ تحطيم قلوبنا هو أننا نعتبرُ الشخص الذي حطّم قلبنا مثاليًا. |
Yani, biz koşu bandındayken kalbimizin daha hızlı atmasını ve uyurken de daha yavaş atmasını bekleriz. | TED | لذا عندما أستلقي على النقالة، قد نتوقع أن قلوبنا تخفق بسرعة، وعندما ننام، نتساءل إذا كانت العضلة تسترخي. |
O gün Bay Mohan'ın dedikleri kalbimize Dokundu. | Open Subtitles | الذى قاله السيد موهان ذلك اليوم مس قلوبنا |
Kendimiz için şunun yerine bu insan olmak için neden ürettiğimizde bütün kalbimizle o insana dönüşüyoruz. Kendi hayatımızın yazarlarına | TED | عندما نخلق الأسباب لأنفسنا حتى نصبح هذا النوع من الشخص بدلًا عن ذلك، نحن من صميم قلوبنا نصبح الأشخاص الذين نحن عليهم. |
Belki, kalplerimizin bir çift sözü vardır ve bir gün, tekrar görüşürüz. | Open Subtitles | ربما هنالك كلمات من قلوبنا وقد نرى بعضنا ثانية |
kalp sağlığımızı düşünürken duygularımızın gücü ve önemini kesinlikle göz önüne almak zorundayız. | TED | ويجب علينا، علينا الانتباه أكثر لقوة وأهمية العواطف في كيفية العناية بصحة قلوبنا. |
Ama çocuklarında ve hepimizin kalbinde yaşamaya devam edecekler. | Open Subtitles | ولكنهم سيظلوا أحياءً فى قلوبنا وفى وجوه أبنائهم |
yüreğimiz yaralı ve bütün krallığımız kederli çatılmış bir tek kaş sanki. | Open Subtitles | ذاكرته حية في قلوبنا واننا قديرون ان يمتلىء قلوبنا حزنا وهما |
Kazanacağız, çünkü bizim gözümüzdeki yaşlar aslında kalbimizden gelen yaşlardır. | TED | سننتصر لأن الدموع تخرج ليس من عيوننا بل من قلوبنا |
Ve bu sinsi hastalığa sahip herkes için yüreklerimiz parçalanmak zorunda. | Open Subtitles | وعلى قلوبنا أن تذهب إلى أي شخص لديه هذا المرض الغادر |
Bilsin ki, hepimizin kalbi onunla. Onu seviyor ve özlüyoruz. | Open Subtitles | اجعله يعلم أنه داخل قلوبنا كلنا نحبه و نشتاق إليه |
Sahip olduğun tek barometrenin kalbin olduğunu görmen. | Open Subtitles | وكيف أن قلوبنا هي المشعرات الوحيدة التي نملكها |
Bu buz gibi, ıssız çöle şükrediyoruz. Buradaki yalnızlık kalbimizi de dondurmak üzere. | Open Subtitles | وبارك لنا في في هذه الصحراء القارسة وهذا الفراغ الذي يهُدد بتجميد قلوبنا |