Nihayetinde bunu başaracak kadar güçlü olacağıma hiç inanmadın ki. | Open Subtitles | أنت فقط لا تعتقدين أنك قوية بما يكفى القيام به أخيرا. |
Ona "Manyağın teki var, paramparça olmuş ama beyin dalgaları yayıyor 3 km öteden bir katedrali yıkacak kadar güçlü beyin dalgaları" diyebilirdim. | Open Subtitles | ، وأقول له : "يوجد ذلك المجنون ثلاثة أجزاء ميتة ، وعقله يرسل موجات قوية بما يكفى لدكّ الكاتدرائية . من على بعد 2 ميل |
Madalyon çok uzağa sinyal gönderebilecek kadar güçlü değil. kesinlikle alt-uzay şeklinde değil. | Open Subtitles | لم تكن المدلاة قوية بما يكفى لإرسال إشارة تحت_ فضائية |
Başrahibe'nin kurduğu barikatları kaldırıp kaçmana yardım edebilecek kadar güçlü. | Open Subtitles | قوية بما يكفى لأبطال التعويذة المانعة لكبيرةالراهبات،و مساعدتكَعلىالهرب . |
Onu kurtaracak kadar güçlü değildim. | Open Subtitles | لم أكن قوية بما يكفى لكى أنقذه |
Güçlü bir Thetan'ın vücuduna bulaştığını ve normal bir dinleme seansının onu çıkaracak kadar güçlü olmadığını düşünüyordu. | Open Subtitles | وأن جلسات "الاستماع" العادية لم تكن قوية بما يكفى لينصرف عنه. |
Onu kurtaracak kadar güçlü değildim. | Open Subtitles | لم أكن قوية بما يكفى لانقاذه |