Sayın Başkan, Birliklerimiz ateşe karşılık vermezse yaralıları tahliye edemezler. | Open Subtitles | سيّدي الرئيس، إن لم يسع قوّاتنا الردّ، فلن يستطيعوا نقل الجرحى. |
Şafak sökerken Birliklerimiz Washington sınırına varmış olacaklar. | Open Subtitles | عند الفجر، ستكون قوّاتنا عند حواف "واشنطن". |
Bizim silahlı kuvvetlerimiz dünya savaşlarının seyrini etkiledi. | Open Subtitles | قوّاتنا المُسَلَّحةَ أدارتْ الحروب العالميةِ |
Bölgeye giren ilk Rus gemisi, deniz kuvvetlerimiz tarafından durduruldu. | Open Subtitles | أول سفينة روسيّة التي إخترقت المنطقة تم إيقافها عن طريق قوّاتنا البحريّة... |
...kasaba yetkilileri beş dakikaya kadar bize teslim olmazlarsa askerlerimizi harekete geçirip, binaya saldıracağız. | Open Subtitles | من سلطات البلدة في غضون خمس دقائق سنحشد قوّاتنا ونقتحم المبني |
- Emredin! Kalan askerlerimizi Huanzhou'ya götür. | Open Subtitles | خذ قوّاتنا الباقية إلى "هوان شو". |
Majesteleri, ordumuz malesef tükenmiş durumda. Takviye kuvvet gerekiyor. | Open Subtitles | مولاي، قوّاتنا مستنزفة، ويجب أن نسدّ نقصهم |
Birliklerimiz tamamiyle yayılmış durumda. | Open Subtitles | قوّاتنا مبعثرة كما هي. |
Birliklerimiz nerede, Jed? | Open Subtitles | -أين قوّاتنا يا (جيد)؟ |
Böylece biz başka bir yerdeki isyanla ugraşırken, kuvvetlerimiz... | Open Subtitles | لذا عندما ننتهي من التعامل مع التمرّدات بالأماكن الأخرى فإن قوّاتنا... . |
Eğer ordumuz, barış gücü ve diğer kuvvetleri aşarsa, onlarla şehrin merkezinde ki Snow'un malikanesin de birleşeceğiz. | Open Subtitles | إذا استطاعت قوّاتنا تجاوز (المحافظين على السلام) و الدفاعات الأخرى فسنتجمّع في مركز المدينة أمام قصر (سنو) |