"قيامه" - Traduction Arabe en Turc

• yaptığı

Dinle, yaptığı şeyin doğru değildi, ama neden yaptığını anlayabiliyorum.
لا أوافق على ما فعله لكنني أفهم سبب قيامه بهذا

-Beni endişelendiren şey bunu nasıl yaptığı. -Çocuk bir tehlike değil, efendim
كيفية قيامه بهذا هو ما يحيرنى الآن إنه لا يمثل خطرا يا سيدى

yaptığı çalışmalar mükemmeldi.
التي أرتكبت أثناء قيامه بواجبه، لم يبت فيها بعد.

Tüm olay birçok insanın yaptığı gibi kötü bir yatırım yapıp faka basmasıyla başladı sonuçta.
كما تعلم ، لقد بدأ كل شيء منذ قيامه بقلب الأمور رأساً على عقب في هذا الإستثمار السيء

Bletchley Park'ta kod kırma işinden sonra, ülkeyi savunmak için yaptığı onca şeyden dolayı onurlandırılacağını düşünebilirsiniz.
بعد قيامه بفك الشفرات بحديقة بتشيلى ربما تعتقد بأن ألان قد تم تكريمه من الدولة التى فعل الكثير لحمايتها

Bahçeyi yaratma sebebi, yaptığı her şeyin sebebiyle aynıydı.
لقد أنشاْ هذه الحديقه لنفس سبب قيامه بكل شيء

Ve yaptığı zaman, onu yakalayacağız.
و عند قيامه بذلك سنقوم بإعتقاله

Jeremy, sana bunu neden yaptığı hakkında bir şey dedi mi?
جيرمي)، أقال لكَ شيئًا) عن سبب قيامه بذلك؟

Ve bu beni babamla ilgili olarak gerçekten etkiledi, manen bu kadar inancı vardı ki nedense, bu şeyleri onun yaptığı şekilde sonuçta iyi bir şeyler olacak gibi yaparak, hatta bir savaşın ortasında bile, o zamanlar Pakistan'la savaş halindeydiler, ve inşaat tamamen durdu ama o çalışmaya devam etti, çünkü şöyle hissediyordu "Savaş bittiğinde onlar bu binaya ihtiyaç duyucaklar."
و هذا ما صدمني حول والدي، بمعنى أنه كان مؤمناً بشدة بأنه و بطريقة ما و من خلال قيامه بهذه الأشياء و من خلال التضحيات التي قام بها، بأنه سيرى ثمار هذا الجهد و التضحيات و حتى خلال الحرب التي جرت مع باكستان في احدى المراحل، و بالرغم من أن البناء توقف تماماً استمر هو في العمل، لأنه كان يقول في نفسه "حسناً، عندما تنتهي الحرب سيكونون بحاجة لهذا المبنى"