Kilisede söylenen her şeyden sonra ve hamileliği ile falan belki utanıp kasabadan ayrılmıştır. | Open Subtitles | بعد كل ما قيلَ في الكنيسة و أمرُ حملها, ربما قد أُحرجت لذا فرّت من المدينة |
Bizim için iyi olduğu ve yememiz gerektiği söylenen tüm düşük yağlı yiyecekler aslında her açıdan şeker miktarı olarak daha yüksek seviyede olmaya meyillidir sizin de bildiğiniz gibi ve bize doygunluk hissi vermekte yardımcı olmazlar. | Open Subtitles | و الطعام الذي يحتوي على القليل من الدهون الذي قيلَ لنا انه جيد لصحتنا و أنه يجب علينا تناوله بالواقع يحتوي على كمية عالية من السكر |
Bana söylenen o. | Open Subtitles | هذا ما قيلَ لي |
Sizin Ziyaretçilere gönderilecek ilk misyonerlerden olmak için gönüllü olduğunuz söylenmişti. | Open Subtitles | قيلَ لي أنّكَ تطوّعتَ لتكون المُبشّرَ الأوّل لدى الزائرين. |
Yalnızca So ağabeyim tarafından verilebilecek bir armağan olduğu söylenmişti bana. | Open Subtitles | لقد قيلَ لي بأنّ هناك هديّةً فقط أنت من يمكنكَ أن تقومَ يإعطائها لي. لقد قامَ بالتلاعب بي. |
Uzun zaman önce bana bir şey söylenmişti. | Open Subtitles | قيلَ لي منذ مدّة طويلة أمر ما. |
Komik, Bana hep yetkisi alınmış nükleerin Utah'a gönderildiği söylenmişti. | Open Subtitles | ظريف، لقد قيلَ لي دائمًا بأنه يتّم تفكيك أسلحتنا النووية في ولاية (يوتاه) |