"قيمة لها" - Traduction Arabe en Turc

    • değersiz
        
    • işe yaramaz
        
    • beş para
        
    • değeri
        
    • değersizdir
        
    • değersizler
        
    Para uğruna hayatını riske atarsın ama hayat çok değersiz ve kısadır. Open Subtitles تخاطر بحياتك من أجل المال، ولكن الحياة لا قيمة لها وعابرة جداً
    değersiz, çünkü bir kaç kendini bilmez bireyin işi. Open Subtitles انها لا قيمة لها لانها مجرد اعمال لبضعة أنانيين جامحى الفكر
    değersiz şeyleri okuma gibi kötü bir alışkanlığı hapiste edindim. Open Subtitles إن قراءة بنود لا قيمة لها عادة سيئة اكتسبتها فى السجن
    Bir zamanlar vahşi ses atmosferini işe yaramaz bir ürün olarak değerlendirirdim. TED كنت في يوم ما أعتبر المشاهد الصوتية الطبيعيّة لا قيمة لها.
    Holt'un kanı, kurbanın üzerinde çıktı. Sabıkası var ve şahidi de kendisi gibi beş para etmezin teki. -Bir başka deyişle, Bay Holt zanlı listemizin ilk sırasında. Open Subtitles الدم هولت هو على الضحية، وقال انه حصل مقدمو الاديره وحجة له هو فقط لا قيمة لها كما هو.
    Bu niteliğin en az 10'da biri ustaca kullanılmadığı sürece bu bilginin değeri yoktur. Open Subtitles مثل هذه المعرفة إن لم تصطحبها سيادة مهما كانت ضئيلة فإن هذه المعرفة لا قيمة لها ياسيدي
    Ben sadece değersiz bir Gaijinim ve herkes ortağımı öldürdüğünü biliyor. Open Subtitles أنا لست سوى قايجن لا قيمة لها والجميع يعلم انه قتل شريكي.
    Ben sefil, değersiz koca bir pisliğim. Open Subtitles ماذا يمكنني أن أقول؟ انا قطعة بائسة, لا قيمة لها من الوحل.
    Diskin değersiz olduğunu söylemek çok kolay. Eğer dediğin gibi diskteki bilgilere ulaşamazsak ve değersiz çıkarsa savunulamaz bir pozisyonda olacaksınız sir. Open Subtitles من السهل الادعاء بأن القائمة لا قيمة لها إذا كنت لن أستطيع أن أشغلها
    değersiz elimde tuttuğum bu karanlık büyü bizden size armağan. Open Subtitles هذه التعويذة المظلم ,والتي أحملها في يدي الجرباء والتي لا قيمة لها هي هديتي لكِ
    Bonoların değersiz olduğunu nasıl bilebiliyorsun? Open Subtitles كيف تكون متأكد أنت السندات لا قيمة لها ؟
    Başka bir deyişle, bunlar tamamen değersiz. Open Subtitles أفهم من هذا أن جميع هذة الآثار لا قيمة لها.
    değersiz bir tablo. Open Subtitles إلا إذا كان من رسمها سفاحاً , لا قيمة لها
    - Başka bir şey? - Yok. değersiz bilgi, ama uğraşın için "C". Open Subtitles لا معلومات لا قيمة لها لكن نقطة لهذه الجهود
    İki, nehrin iki tarafındaki değersiz gayrimenkuller. Open Subtitles ثانياً: عقارات لا قيمة لها على جانبيّ النهر
    Parası değersiz olan... .. savaş halindeki bir ülkede yaşıyorsan... Open Subtitles في بلد عملته لا قيمة لها ليس ناذراً في منطقة حرب
    O değersiz senetleri bizden almıştı. Open Subtitles قام بشراء هذه السندات لا قيمة لها من قبلنا.
    Senin o sahte cömertliğinin arkasında, işe yaramaz oyuncaklarınla o zavallı çocukları nasıl kandırdığını, tatlı şekerlemelerle onları sarhoş ederken... her şeyin en güzelini hep kendine sakladığını gördüm. Open Subtitles نظرت خلال كرمك المزيف و منحك للعب لا قيمة لها و تبقي الأطفال السذج مشغولين بالحلويات السكرية
    Bana verdikleri işe yaramaz haritalar yerine güvenilir haritalar elde etmek için ondan da fazlasını vermek zorunda kaldım. Open Subtitles للحصول خرائط موثوقة لهذه المنطقة لتحل محل الرسوم البيانية التي لا قيمة لها والتي وفروها لي
    Oğlum öldü, sevdiğim adam öldü, hayatım benim için beş para etmez. Open Subtitles أبني ضاع وحبيبي مات وحياتي لا قيمة لها عندي
    Hisselerin hiçbir değeri kalmamış. Tanrım, o korkunç Belçikalı geliyor yine. Open Subtitles الأسهم لا قيمة لها إلهي ، أتى إلى هنا هذا البلجيكي الصغير الشنيع
    Susuz bir tarla değersizdir. Open Subtitles بدون الماء المزارع لا قيمة لها
    Sokakta değersizler. Open Subtitles لا قيمة لها بالشوارع

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus