O evde olanlarla ilgili bildiğim tek şey kız arkadaşım öldürüldü ve ben ömrümün sonuna kadar burada kalacağım. | Open Subtitles | كل ما أعلمه عن ما جرى في ذلك المنزل أن خليلتي قُتِلت و ها أنا هنا محكوم علي بالمؤبد |
O aslında geçen yıl çapraz ateş altında öldürüldü. | Open Subtitles | فى الحقيقة إنها قُتِلت فى تبادل نيران السنة الماضية |
Tüm aile öldürüldü dediğinizi sanmıştım. | Open Subtitles | إعتقدتُ أنّك قُلت العائلة بأكملها قُتِلت. |
- öldürüldüğü gece telsizdeydim. | Open Subtitles | كنت الضابط المكلّف بالإتصالات في الليلة التي قُتِلت فيها |
Yuuki, bu çocuğun ailesi kötü bir vampir tarafından öldürülmüş. | Open Subtitles | يوكي , عائلته قُتِلت على يدّي مصّامون دمآء |
- Anneannemin ördek tarafından öldürüldüğünü mü söyledin sen? | Open Subtitles | هل قلتِ للتو أن جدتي قُتِلت بواسطة بطة؟ نعم |
En yakın arkadaşı öldürüldü ve bunun için kendini suçluyor. | Open Subtitles | لقد قُتِلت أعزّ أصدقائها، وتلوم نفسها على ذلك. |
Bu kolye ait Valkyrie öldürüldü. Leo, bu serin değil. | Open Subtitles | الفالكري التى امتلكت هذه القلادة قُتِلت |
Birkaç yıl önce, kızım Veronique, Haiti'de öldürüldü. | Open Subtitles | r,قبل سنوات, قُتِلت ابنتي فيرونيك في هاييتي |
Kız kardeşi daha yeni öldürüldü ve kendisi de vuruldu. | Open Subtitles | لقد قُتِلت أختها للتو, وهي مصابة. |
15 yaşındayken en yakın arkadaşım öldürüldü. | Open Subtitles | صديقتي المقربة قُتِلت وعمري 15 عاماً. |
Birkaç hafta önce karım öldürüldü. | Open Subtitles | إنّ زوجتي قد قُتِلت منذ أسابيعِ مضت. |
- Lütfen sus. - Aşırı doz almadı, öldürüldü. | Open Subtitles | أرجوكِ توقفي عن الكلام - لم تمت من الجرعة الزائدة، لقد قُتِلت - |
öldürüldüğü gün Liliana bana limonlu çay yapmıştı. | Open Subtitles | اليوم الذي قُتِلت به أعدت لي شاياً بالليمون |
Maktule öldürüldüğü gün, buzdolabını almak isteyen birinden e-posta gelmiş. | Open Subtitles | اليوم الذي قُتِلت فيه الضحيّة، إستلمت بريد إلكتروني من شخص ما مهتمّ بشراء ثلاجتها |
Maktulün dolma kalemle öldürüldüğü çok açık. | Open Subtitles | و؟ بشكل واضح، الضحية قُتِلت بقلم. |
Kaçmaya çalışırken öldürülmüş gibi gösterebiliriz. | Open Subtitles | يمكننا أن نجعل الأمر يبدو وكأنّ السجينة قُتِلت أثناء محاولتها الهرب |
Kendi odasında öldürülmüş ve çamaşırhaneye atılmış. | Open Subtitles | قُتِلت في غرفتها ورُميت بالمغسلة. |
Morluklardan yola çıkarsak, burada öldürüldüğünü düşünmüyorum. | Open Subtitles | إنطلاقًا من الرمية، لا أعتقد أنّها قُتِلت في هذا الموقع |
Hep o yüz ifadesini sevmişimdir, ki bu da biraz garip laboratuar asistanım yangında öldüğü için. | Open Subtitles | لطالما أعجبني هذا التعبير و الذي يدعو للغرابة بما إن مساعدتي قُتِلت في حريق |
Annesi öldürüldüğünde nerede olduğunu kanıtlayabilir. | Open Subtitles | يبدو أنه بإمكانها إثبات أين كانت عندما قُتِلت أمَّها |
Farklı şekillerde öldürüldüm ama bir embriyoyu hiç oynamadım? | Open Subtitles | ولقد قُتِلت بطرق كثيرة جداً... ولكن, لم... -ألعب أبداً ... |