Ebeveyn adayları olarak siz ve bilim adamı olarak ben, bu yola birlikte çıkmaya karar verseydik? | TED | لكن ماذا لو قمتم أنتم كآباء أو أمهات في المستقبل وأنا معكم كعالم في اتخاذ القرار للمضي قدماً في اتباع هذا المنهج؟ |
Mahkûmlar içinse çocukları için bir Ebeveyn olarak bir şeyler yapabileceklerinin kanıtıdır. | TED | وتظهر للسجناء أنه يمكنهم تقديم شيء لأطفالهم كآباء. |
Bu bir Ebeveyn olarak için umut olabilir en iyi olduğunu. | Open Subtitles | . هذا أفضل ما يمكننا أن نفعله كآباء |
Ve ebeveynler olarak en iyi yapabileceğimiz şey çocuklarımızı tüm kalbimizle sevmek ve bir dahaki sefere daha dikkatli olmak. | Open Subtitles | والمهم الذي نستطيع فعله كآباء هو أن نحبهم من أعماق قلوبنا والتدخل الإيجابي في المرة المقبلة |
Geleceği tahmin edebilmeden yoksun iyi ebeveynler olarak, yaptığımız şey, çocuklarımızı her türlü gelecek ihtimaline karşı hazırlamak ve bir gün çabalarımızın sonuç vermesini ummak. | TED | وبسبب غياب القدرة على توقع المستقبل، كل ما يمكن لنا أن نقدمه، كآباء صالحين هو محاولة تجهيز أطفالنا لكل أنواع الاحتمالات في المستقبل، متمنين أن إحدى جهودنا هذه سوف تثمر. |
Ama biz burada polis olarak değil, ebeveynler olarak bulunuyoruz. | Open Subtitles | لكننا لسنا هنا كشرطه نحن هنا كآباء |
Ebeveyn olarak mı, insan olarak mı? | Open Subtitles | كآباء أو على الأرض؟ |
Bir Ebeveyn olarak bazen yeterince iyi olmadığınızı düşünmek kolaydır. | Open Subtitles | (فرانكي): أحيانا كآباء يسهل الظن أنكم لاتفعلون ما يكفي |
Bu Ebeveyn olarak düşük seviye midir? | Open Subtitles | أهذه هي أسوأ حالتنا كآباء ؟ |
- Ebeveyn olarak görevimiz bu bizim. | Open Subtitles | -العبء الذي علينا كآباء |
Çocuklarımızın mükemmel olmasını bekliyoruz, bizden asla istenmeyen, ancak yapılması gereken çok şey olduğu için, düşünürüz ve tabii biz ebeveynler her öğretmenle, müdürle, koç ve hakemle tartışmak, çocuklarımızın özel danışmanı, menajeri ve sekreteri gibi davranmak zorundayız. | TED | نحن نتوقع من أبنائنا أن يقدموا أداء على مستوى معين من الكمال لم نستطع نحن أنفسنا الوصول إليه، ولأن المطالب كثيرة، فنحن نعتقد، أنه يجب علينا طبعًا كآباء مجادلة كل مدرس ومدير ومدرب وحَكَم ونتصرف مثل بَوَّابً لطفلنا وراعٍ شخصي وسكرتير. |
İkinci bir sorun, belki bize ebeveynler, öğretmenler ve eşler, ve yazarlar olarak daha tanıdık gelecek. Bu da, ‘Bir başkasının ne istediğini ve neye inandığını bilmek neden bu kadar zor?’ | TED | هناك مشكلة ثانية ربّما نحن معتادون عليها كآباء و مدرّسين و زوجات، و روائيّون . الذي هي ، لماذا هو صعب جدًّا أن تعرف ما يريده شخص ما آخر أو ما يؤمن به ؟ " |
ebeveynler ve toplum olarak çocuklarımıza balık vermek yerine balık tutmayı öğretmeye başlamalıyız diye düşünüyorum. “Bir adama balık verirsen, onu bir gün beslersin. Bir adama balık tutmayı öğretirsen, onu ömür boyu beslersin” der bir atasözü. | TED | أظن أن لدينا التزاما كآباء وكمجتمع أن نعلم أطفالنا الصيد بدلا من إعطائهم السمك مباشرة المثل القديم "اذا أعطيت الرجل سمكة ، فقد أطعمته اليوم" وإذا علمته الصيد ، فقد أطعمته لباقي عمره |