| Sanki kendi seçtiğim herhangi bir kızı onaylamışlığın var da. | Open Subtitles | و كأنكِ وسبق أن وافقتِ على أيّ فتاة اخترتها بنفسي |
| Sanki beni tanıyormuş gibi davranıyorsun ama hiçbir şey bilmiyorsun. | Open Subtitles | انتي تمثلين و كأنكِ تعرفينني لكنكِ لا تعلمين أي شيء |
| ...ama ama bende utanıyormuşsun gibisin Sanki. | Open Subtitles | إنه فقط يبدو و كأنكِ خجِلة منّي أو شيئاً ما. |
| Onlardan nefret ediyor gibisin ama etmiyorsun. | Open Subtitles | تتصرفين و كأنكِ تكرهينهما, لكنكِ لستِ كذلك |
| Masal diyarından gelen bir karakter gibiydin benim için hayatımda olması gereken kusursuzluktun. | Open Subtitles | ..لقد أصبحتِ تلك الشخصية في مُخيلتي، كنتِ وكأنكِ أتيتِ من قصةٍ خيالية وكنتِ كأنكِ ذلك النقاء ليس فقط في حياتي |
| Her gün burdan jet gibi geçiyorsun, Sanki birşey çalmışsın gibi . | Open Subtitles | أنكِ فقط تأتي إلى هنا كل يوم كأنكِ سرقتي شيئاً ما |
| Bir çeşit his. Sanki karanlığa uzanıyorsun. | Open Subtitles | عبارة عن شعور كأنكِ تمدين يدكِ في الظلام |
| Bu tuvalet kağıdı; Sanki kendini kese kağıdıyla siliyormuşsun hissi veriyor. | Open Subtitles | عندما ستخدمين هذه المناشف كأنكِ تمسحين مؤخرتك بكرتون |
| İşin sırrı Sanki hiçbir şey yapmamışsın gibi göstermek. | Open Subtitles | الأمر كله يبدو كأنكِ لم تفعلي شيئاً حيال هذا |
| Sanki az sonra bana çok kötü şeyler, yapacakmış gibi duruyordun. | Open Subtitles | بدا لي كأنكِ ستفعلين شيئاً رائعاً جداً من أجلي لاحقاً |
| Şu anda Sanki dairendeymişsin gibi gösteriyor ama dünyada herhangi bir yerdeymiş gibi gösterebilirim. | Open Subtitles | حالياً، يقرأ كأنكِ في شقتكِ ولكن بإمكاني جعلكِ تبدين بأي مكان في العالم |
| Sanki biz tanışmadan önce planlamışsın gibi düğünü. | Open Subtitles | كأنكِ قمت بالتخطيط لهذا الزفاف قبل أن نلتقي حتى. |
| Sanki korkudan ateş basmış gibi görünüyor. | Open Subtitles | يبدو كأنكِ مصابة بالحمى لأنكِ خائفة جداً |
| - Hayır, Sanki sen devam ediyormuşsun da yani Sanki sen basamakları atlıyorsun da ben yerimde sayıyormuşum gibi hissettim. | Open Subtitles | كلا, شعرت و كأنكِ سترحلين, كأنكِ ترحلين لأعلى العالم و كنت هناك فحسب |
| Sanki bekarlık partin varmış gibi ama aslında seminer. | Open Subtitles | كأنكِ تحظين بحفلة توديع العزوبية لكنه في الندوة. |
| Nasıl yapacağını bilmeden onun yüzünü yemeye çalışıyor gibisin. | Open Subtitles | يبدو كأنكِ لا تعرفين كيف تأكلين لكنكِ تحاولين أكل وجهه. |
| - Modern randevulaşma dünyasına hoş geldin. - Sen, Sanki, bir yüzyıl gecikmiş gibisin. | Open Subtitles | مرحباً بك في العصر الحديث للمواعدة كأنكِ خلفنا بقرن |
| Ve yaparsın. Bunda kazanan gibisin. | Open Subtitles | وأنت وجدتها، وتتصرفين كأنكِ الفائزة بالأمر |
| İyi vakit geçiriyor gibisin. | Open Subtitles | أري كأنكِ تقضي وقتاً جميلاً. أَنا .. |
| Çok iyiydi! Hikayeni anlatıyor gibiydin. | Open Subtitles | هذا كان رائعًا جدًا لقد كان كأنكِ تقصين قصة |
| Şu an için biraz zorlanıyor gibi görünüyorsun. | Open Subtitles | حسناً، في هذه اللحظة يبدو كأنكِ تجدين الأمر صعب |