"كأنّكَ" - Traduction Arabe en Turc

• gibi
• gibisin

Bir defasında bana söylediğin gibi yetkiyi bana vermesinin bir sebebi vardı.
و كأنّكَ أنتَ من أخبرتَني ذاتَ مرّة أنّها حمّلتني المسئوليّة لسببٍ ما

Dünya ayaklarının altındayken rüzgar saçlarını uçuracak. Sanki dünya umurunda değilmiş gibi...
الرياح تلفح شعرك، العالَم تحتك و كأنّكَ لا تحمل همّاً على الإطلاق

O da seni cesur bir korsan gibi hissettirdi olduğun bu kişi yerine bir nevi huysuz eczacı.
و هي جعلتكَ تشعر و كأنّكَ قرصان جسور بدلاً مما أنتَ عليه تاجر مخدّرات حاد الطباع نوعاً ما

Sizi fark ettim, çünkü birini bekliyor gibi görünüyorsunuz. Belki de bekliyorum.
انتبهتُ عليكَ لأنّكَ تبدو كأنّكَ تنتظر أحداً

Sanki ilk defa su görüyormuş gibisin.
تبدو سعيداً و كأنّكَ تختبر المياه للمرّة الأولى

Aman Tanrım, bu kot iğrenç duruyor. Kıçına bir şey geçirmeyi unutmuşsun gibi gözüküyor.
يا إلهي، سروال الجينز هذا مقرف و كأنّكَ نسيتَ ارتداءَ مؤخّرتكَ هذا الصباح

Güvenlik sistemimi çok seviyorum. Sanki antikacıda yaşıyormuşum gibi.
أحبّ نظامَ الأمان خاصّتي أعني كأنّكَ تعيش في محلٍّ للتحف القديمة

Sanki ondan çalıyormuşsun gibi mi? Yoksa gururunu bir çuvala koyup köprüden atıyormuşsun gibi mi?
أو كأنّكَ تضعُ كبرياءكَ في كيس خيش و ترميه من أعلى جسر؟

Son altı aydır sanki biri sopayla seni dürtüyormuş gibi hissetmek nasıl bir şey, biliyor musun?
تعرف كيف تشعر كأنّكَ طعنتَ بواسطة عصا تعلم ، في هذه الستّة أشهر الماضية أو نحو ذلك؟

Nasıl olur da onlardan biri gibi davranıp bir aile kurarsın?
أنّى لكَ تعول تلكَ العائلة و كأنّكَ واحدٌ منهم؟

Evet ama sen bir dangalak gibi söyledin.
هذه هي، يا رجل أجل، لكنّكَ قلتها و كأنّكَ أحمق

Beni herkesten iyi tanıyormuşsun gibi davranmanı. Çünkü tanıyorsun.
أريدكَ أن تعاملني كأنّكَ تعرفني أكثر مِن أيّ شخصٍ في العالَم أيضاً، لأنّكَ كذلك.

Evinizde gibi hissediyordunuz. Eğer bir Anonymous'sanız evinizdeydiniz.
مباشرةً , أنتَ شعرتَ كأنّكَ بالمنزل, إذا كنتَ مجهولاً , لكنتَ بالمنزل.

Sonsuza dek yaşayacakmışsın gibi hissettiriyor.
"يجعلكَ تشعر و كأنّكَ بوسعكَ العيش أبداً"

İçine bir şey kaçmış gibi söylüyorsun.
تجعل الأمر يبدو كأنّكَ ممسوس أو ما شابه

Kendi insanlarının ne yaptığını bilmiyormuşsun gibi sanki.
و كأنّكَ لا تعرف ما الذي فعله أُناسكَ ؟

Bu Donald Trump'a güzel bir saç stilisti sormak gibi birşey.
هذا كأنّكَ تسأل (دونالد ترامب) عن إسم حلّاقٍ جيّد. أعني، ماخطبها؟

İş o zaman gerçek bir misyoner gibi hissedersin!
-حينها ستشعر كأنّكَ مبشّر حقيقيّ

Dinle, Hodgins sana söylediğinde şaşırmış gibi davranacaksın, söz mü?
إستمع ، يجب أنّ تتصرف و كأنّكَ متفاجئ عندما يخبرك (هودجينز) ، اتفقنا ؟

- Evet o, Tyler. Sanki kimsenin seni önemsemesini istemiyor gibisin.
بل هو كذلك يا (تايلر) كأنّكَ لا نريد لأحد أن يبالي بكَ

Bunlardan da öte aile gibisin benim için. Nereye gidiyor bu lafın sonu?
-فوق ذلك، كأنّكَ فرد من عائلتي