Adamım, bu belge Noter huzurunda imzaladığım en garip belgeydi. | Open Subtitles | ، إنها أغرب مذكرة وقعتها في حياتي أمام كاتب العدل |
Sıra dışı önlemler alınmayacak. Şahit ya da Noter gerekmeyecek. | Open Subtitles | لا للإجراءات استثنائية مع وجود شهود وموثقة من كاتب العدل |
Sevgili küçük Manon... Noter sana söyleyecek tüm mirasımı sana bırakıyorum. | Open Subtitles | عزيزتي مانون كاتب العدل سيخبركِ بأني تركت كل عقاراتي والتي أصبحت لكِ |
Noterin, malı olan dürüst insanlara verdiği ödünç para. | Open Subtitles | هو أن يقوم كاتب العدل بتسليف اولئك النزهاء الذين يملكون أملاك يرهنوها |
Düşünsenize Nuh zamanında Noterlik olsaydı şimdi sadece mülk işlerine bakıyor olurduk. | Open Subtitles | إنه ليس معقد إذا كان كاتب العدل موجود في وقت نوح، |
Sonunda hepsi öldüğünde, notere gider her şeyi eski haline getiririz. | Open Subtitles | سنذهب إلى كاتب العدل ونعيد... كل شيء باسمك أنت |
Noterden ipotek için 4000 frank alabiliriz! | Open Subtitles | أستطيع طلب 4000 فرانك كرهن من كاتب العدل |
Bayan Nawal Marwan'ın talimatları ve hakları uyarınca Noter Jean Lebel vasiyetin yerine getirilmesi için görevlendirilmiştir. | Open Subtitles | ووفقا للوصية ، والأنظمة والحقوق لـ نوال مروان، كاتب العدل: |
Noter Amyott'un sözleşmeleri... 1868'den 1892'ye. | Open Subtitles | هذا, يا سيمون, عقود كاتب العدل اموت من 1868 وحتى 1892 |
Bunu imzalaması gereken Noter, 4 Ekim'de Karayipler'de bir gezideymiş. | Open Subtitles | كاتب العدل الفترضَ أنه وقّعَ هذا كَانَ على جولة بحرية في الكاريبي في 4 تشرين الأول |
Noter de altı buçukta mı geliyor? | Open Subtitles | و كاتب العدل سيكون هناك أيضاً في الساعة السادسة و النصف؟ |
Tahliye kararını onaylayan Noter ve polis şefi. | Open Subtitles | كاتب العدل ورئيس الشرطة والذي وثق امر الاخلاء |
Mülk sahibi Noter Hallereau, ...bu eve düşkünlüğünüzü bilmesine rağmen yine de kira için büyük bir artış talep etmekte. | Open Subtitles | صاحب الملك، كاتب العدل هوليريو يعرف تأثيرك في هذا المنزل ولهذا يطالب بزيادة كبيرة في الأيجار |
Beni bir daha ekerse bir yanımda Noter diğer yanımda beysbol sopası alıp dairesine gideceğim. | Open Subtitles | إن اعتذر لي عن القدوم مجدّدا سأداهم شقّته مع كاتب العدل ومضرب بيسبول |
Legal dokümanlar ile az önce gelen Noter bu | Open Subtitles | هذا كاتب العدل الذي ظهر قبل قليل مع أوراق قانونية |
Simon, Noter sana bir zarf verecek. | Open Subtitles | سيمون، كاتب العدل يبيل سوف يسلم لك ظرف |
Simon, Noter sana bir zarf verecek. | Open Subtitles | سيمون، كاتب العدل يبيل سوف يسلم لك ظرف |
Firmayla Noterin imzası aynı. | Open Subtitles | كاتب العدل كان مُزوراً _. كان يحصل على نفس التوقيع كالمقاول. إنتظري .. |
Noterin gelmediğini söylemeyin. | Open Subtitles | حسناً لا تخبرينني أن كاتب العدل لم يأتِ |
Noterlik dersine gireceğim. | Open Subtitles | أتعرفين؟ أعتقد أني سآخذ صف كاتب العدل |
Noterlik, Nuh Peygamber'in döneminden beri olsaydı bunları yaşamazdık. | Open Subtitles | إذا كان كاتب العدل موجود في وقت (نوح)، نحن لن نكون هنا. |
notere. Hardenbrook'a birkaç soru sordum. | Open Subtitles | ..لدى كاتب العدل أردت طرح أسئلة عليه |
Zarfın içinde arazi üzerindeki haklarımı sana devrettiğimi gösteren Noterden imzalı bir belge var. | Open Subtitles | داخلها خطاب موقع من كاتب العدل يؤول بالملكية إليك |
Yargıç Porterson'ın mahkeme salonundaki kâtiple konuştum. | Open Subtitles | لقد تحدثت مع كاتب العدل " في محكمة القاضي " بوترسون - حسناً من أصدر الكفالة ؟ - |