...öyle soğuktur ki, püskürttüğü malzeme su sert kaya gibi donardı. | Open Subtitles | بارد لدرجة أن المادة التي يقذفها قد تُجمّد الماء صلدًا كالصخر |
Gözleriniz sizi kandırmasın, kızlar. Bu şey kaya gibi sağlam. | Open Subtitles | لا تخافوا أيتها الفتيات هذا الشيء صلب كالصخر |
Buyruklarımı dinlemezseniz yumruğum bir kaya gibi üstünüze iner! | Open Subtitles | ، لو فشلت في إتباع وصاياي إذن ، قبضتي ستهبط عليهم كالصخر |
Aksi takdirde... taş gibi düşeriz... ve düşerken merak ederiz... | Open Subtitles | . لانه ما عدا ذلك . سنسقط كالصخر نفكر طوال وقت سقوطنا |
Dış duvarları sert kayadandır ama temelindeki su yolu bir kanalizasyondan biraz daha geniştir. | Open Subtitles | إن حائطها الخارجي صلب كالصخر بالمقارنه بمجرى القذورات في المكان الذي هو أقل من مصرف |
Adım adım bir dosya oluşturacağız, kaya kadar sağlam olacak ve sonra onları hapse yollayacağız. | Open Subtitles | نحن نبني قضية، طوبة فوق طوبة نجعلها صلبة كالصخر ثم نضعهم بعيدًا |
Hayır, kaya gibi sabit. Sanki uyukluyor gibi. | Open Subtitles | لا إ نها ثابتة كالصخر يبدو أنه يأخذ قيلولة |
Bu sadece donmuş su, ama kaya gibi sert. Şuna bir bakın! | Open Subtitles | إنها عبارة عن ماء متجمّد ولكنها صلبة كالصخر ، أنظر إليها |
kaya gibi sağlam ama, o herif bunu yıktı. | Open Subtitles | انها صلبة كالصخر ، لكنه استطاع الدخول بينهم |
kaya gibi sert buzlar, sıvı metandan oluşan göller. | Open Subtitles | ،ثلجٌ صلبٌ كالصخر وبحيرات من الميثان السائل |
Kadarıyla söyleyebilirim gibi bir kaya gibi katı. | Open Subtitles | فإنَّها قاسيةٌ وصامدةٌ كالصخر كما أعرفها |
Mermer gibi sağlam, kaya gibi esaslı, gökyüzünde yayılan hava gibi engin ve özgür! | Open Subtitles | لكنت قويا كالرخام ,ثابتا كالصخر حرا كالهواء الطلق |
Madagascar'ın bir kısmında hala bulunan Jurassic park, ve aynı zamanda Brezilya'nın ortasında da. Palmiye öncülü bitkiler kaya gibi sert kaldılar. | TED | الحديقة الجوراسية لا تزال جزءا من الوميض في مدغشقر ، ووسط البرازيل. النباتات التى تُدعى السيكاسيات لا تزال صلبة كالصخر. |
Yatak, bir kaya gibi, Biz, uyumak zorundayız. | Open Subtitles | حتى لو كان السرير يبدو كالصخر فعلينا ان ننام يا شباب! |
Ama yumruklarınız yakında kaya gibi sert olacak. | Open Subtitles | لكن قبضاتكم ستصبح كالصخر بعد فترة |
- kaya gibi sağlam. | Open Subtitles | صلب كالصخر. من الأفضل أن نجرب الباب. |
Bu çok komik, ama biliyorsunuz ki onu bulduğumuzda, taş gibi soğuktu. | Open Subtitles | لكن أتعلمين ؟ عندما وجدناه كان ميت كالصخر |
- taş gibi. - Evet, sadece kuşlar da değil. | Open Subtitles | انها صلبة كالصخر نعم، انها ليست مجرد الطيور |
Dış duvarları sert kayadandır ama temelindeki su yolu bir kanalizasyondan biraz daha geniştir. | Open Subtitles | إن حائطها الخارجي صلب كالصخر بالمقارنه بمجرى القذورات في المكان الذي هو أقل من مصرف |
kaya kadar sert bir maddi gerçeklik var fakat bu ancak... bir başka maddi unsurla çarpıştığında varlık buluyor. | Open Subtitles | يوجد حقائق فيزيائية و هي قطعا صلبة كالصخر... و مع ذلك .. فإنها فقط... |
Programım kaya kadar sert. Programım taş gibi. | Open Subtitles | البرنامج كالصخر البرنامج صلب, |