"كالكابوس" - Traduction Arabe en Turc

    • kâbus
        
    • bir kabus
        
    • kabusa
        
    • kabus gibi
        
    • kâbusa
        
    Bunların benim başıma geldiğine inanamıyorum. Bir kâbus gibi. Open Subtitles لا أستطيع أن اصدق ما يجري معي انه كالكابوس
    Beni dinleyin, mükemmel dişler, ...bu benim için kâbus demek. Open Subtitles اسمعي يا أيهّا السن المثالي هذا كالكابوس بالنسبة لي
    Tam bir kâbus. Çekmeye değecek biri değil. Open Subtitles تماماً كالكابوس وهي لا تستحق تعبي مُطلقاً
    Siz öyle söyleyince, bu şeyler üzerime bir kabus gibi gelmeye başladı. Open Subtitles انك حين تقول أشياء كهذه ، فاٍنك تضيق الخناق على ، اٍنه كالكابوس
    Balo komitesi, dekoratörler ve yiyecekçilerle olan karışıklık yüzünden kabusa döndü. Open Subtitles . . بدى نقاش أعضاء لجنة الحفل مع مصممي الديكورات كالكابوس وايضا مع الراعين والمموليين
    Durumu çok kötü görünüyordu dostum. Bu olanlar tam bir kâbus. Open Subtitles حالتها تبدو فوضوية يا صاح، الأمر برمته كالكابوس
    Senin için de kâbus gibi olmalı. Open Subtitles اعتقد انه كالكابوس بالنسبه لكى ايضا
    Kabul et ya da etme hayatın tam bir kâbus. Open Subtitles أقرّيت بذلك أم لا، حياتك كالكابوس.
    Birkaç kâbus kızdan başka bir şey yok. Open Subtitles لا شيء، مجرد فتاة مزعجة كالكابوس.
    kâbus gibi, değil mi? Open Subtitles إنه كالكابوس ، أليس كذلك؟
    kâbus gibi, değil mi? Open Subtitles إنه كالكابوس ، أليس كذلك؟
    Bir kâbus. Boşuna. Open Subtitles كان كالكابوس و بدون أي فائدة
    Benim öğretmenim bir kabus. Üç çocuk merhem kokusunu içine çektiği için hastalandı. Open Subtitles معلمي كالكابوس ، ثلاثة طلاب مرضوا من استنشاق الابخرة الخارجة من مرهمه
    bir kabus gibiydi, Collier aklını kaybetmeden bunları nasıl atlattı bilemiyorum. Open Subtitles كانت كالكابوس لا أعرف كيف عاشها ومازال عاقلاً
    İnsanlar bir vasiyeti olmadan ölünce, bu bir kabus haline gelebilir. Open Subtitles عندما يموت الناس بدون وصية يكون ذلك كالكابوس
    Balo komitesi, dekoratörler ve yiyecekçilerle olan karışıklık yüzünden kabusa döndü. Open Subtitles . . بدى نقاش أعضاء لجنة الحفل مع مصممي الديكورات كالكابوس وايضا مع الراعين والمموليين
    Lisa dört yaşına geldiğinde bir kabusa dönüştü. Open Subtitles عندما بغلت ليسا الرابعه كانت كالكابوس
    Çocukluğumu kabus gibi gösteriyorsun, evliliğimi yapmacık gibi görüyorsun, yani üzgünüm, bağışla ama bunun hakkında konuşmayı istemiyorum. Open Subtitles لتجعل طفولتي تبدو كالكابوس لتجعل زيجتي تبدو كالكذبة متأسفة جداً سامحني, و لكن في الحقيقة انتهيت من الحديث بشأن أسبوعي
    Yolculuk her ne kadar kabus gibi geçse de ki baştan sonar korkunçtu insanlar benimle çok uğraştı. Open Subtitles ربما الرحلة كانت كالكابوس من بدايتها إلى آخرها. كانت سيئة.
    Orası tam bir kâbusa benziyor. Open Subtitles أعني ذلك المكان يبدوا كالكابوس 27 00: 00: 45,540

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus