"كانت لها" - Traduction Arabe en Turc

• vardı

Bunda mutlaka onun parmağı vardır ama ondan başka biri daha vardı.
انا متأكد أنها كانت لها صلة بالموضوع ولكن كان هناك شخص أخر

İçlerinde farklı molekül yapılar vardı ve de karıştırılıp eşleştirilebilen farklı renkler.
كانت لها هياكل خلويّة مختلفة بالدّاخل وألوان متعدّدة كان يمكن مزجها و مطابقتها.

Fakat, işin küçük bir dezavantajı vardı. E-mail adresimi her yazının sonunda yayınlama gafletinde bulundular.
لكن الوظيفة كانت لها سلبية واحدة صغيرة. و هي انهم يريدون نشر عنوان بريدي الالكتروني في أسفل كل مقال.

Her yerde olduğu gibi, hareketin burada da "pozcu"ları ve "kariyerci"leri vardı.
مثل أي مكان آخر, الحركة كانت لها وضعياتها والمتطلعين إليها

Bayan Alice'ın annesinden kalan bazı hakları vardı, ama o, o kadar sabırlı ve sessizdi ki hakları hakkında bir şey söylemeden her şeyi Bay Rucastle'ın eline bıraktı.
الانسة أليس كانت لها حقوق واملاك من وصية امها الراحلة, ولكنها كانت صابرة وهادئة, ولم تتحدث بخصوص هذا الامر مطلقا

Kahrolası şeyin ağzında koca bir zincir vardı.
تلك الملعونة.كانت لها سلسلة كبيرة متدلية خارج فمها

Aptal olma. Turnuvanın kuralları vardı. bu sefer kural yok.
لا تغتر، المنافسة كانت لها قوانين أما الآن فكل شيء مباح

Hayır, hayır. Bu kızın bir işi vardı ve işine bağlıydı.
لا، لا هذه المرأه كانت لها وظيفه وقد حافظت عليها

Özel odası vardı Gary ve ben, o ne yapıyorsa aynısını yapmaya çalışırdık.
كانت لها هذه الغرفة الخاصة ، غاري وأنا اعتدنا محاولة نسخ كل شيء كانت تفعله.

Ama kendisini kollamak için yöntemleri vardı.
ولكن كانت لها طريقتها الخاصة في حماية نفسها

Demin geçtiğimiz barda da kırmızı güneşlik ve neon tabela vardı.
آخر حانة كانت لها مظلّة حمراء وبدون لافتة ضوئية.

Annesinin birçok kişiliği vardı ve hepsinin kendi olduğuna inanıyordu.
كانت لها شخصيات متعددة تعتقد أنها هي كل مرة

Her zaman zor bir karakteri vardı ama.
حسنًا، لقد كانت لها دائمًا شخصيتها المنفردة

Hafızam beni yanıltmıyorsa gerçek dışı hedefleri vardı.
أعتقد، إن لم تخني ذاكرتي أنه كانت لها أهداف غير واقعية

Annemin bir ilişkisi vardı ve babam bunu öğrenmişti.
...أمي كانت لها بعض العلاقات .وعلم والدي بذلك

Benim için değerleri vardı.
أو على الأقل كانت لها قيمه عندي

Zor zamanlardı ve bir kariyeri vardı.
كانت الاوقات عصيبة و كانت لها مهنتها

Kızın bir tane değil, iki tane başka yere bakan gözü vardı.
-تلك البنت كانت لها عينان مختلفتان

Yılanlarla öyle bir yakınlığı vardı ki.
إنّها... كانت... لها طريقتها...

Beş dakika önce bu hurdanın tavanı vardı.
قبل خمس دقائق كانت لها سقف