- Kapı açıktı. - Siz açtıktan sonra eminim açıktır. | Open Subtitles | ـ لقد كانت مفتوحة ـ بعدما كسرت القفل، أصبحت مفتوحة |
Yorganlar yerdeydi ve pencere ardına kadar açıktı. | Open Subtitles | أغطية السرير كانت مُلقاة على الأرض و النوافذ كانت مفتوحة |
Pencere açıktı, ama duman hareket etmedi. | Open Subtitles | النافذة كانت مفتوحة, ولكن الضباب لم يتحرك |
Cam yarı açıkmış, biri sigara içiyormuş. | Open Subtitles | قالت ان النافذة كانت مفتوحة قليلا و الموجود بالداخل كان يدخن |
Orada değilmiş, kapı açıkmış ve koridorda kan olduğu doğrulanan bir damla varmış. | Open Subtitles | لم تكن هُناك و الأبواب كانت مفتوحة و كان يوجد قطرة صغيرة مما قد تم تأكيده الآن ، أنّه دماء .. |
Görünüşe göre, kırıImadan önce şarap şişesi açıkmış. | Open Subtitles | يبدو أن الزجاج كانت مفتوحة عندما كسرت |
Girmek için izin isteyecektim, ama kapınız açıktı, bu yüzden bende içeri girdim. | Open Subtitles | كنت أريد طلب ،الإذن للدخول لكن البوابة كانت مفتوحة فلذا دخلت |
Güverteye açılan pencere ise açıktı. | Open Subtitles | و النافذة التي تفتح على سطح السفينة كانت مفتوحة |
Bay Cooper, anlattığınız şey kapı açıktı demek. | Open Subtitles | سيد كوبر .. قد يعنى هذا أن البوابة البعدية ، كانت مفتوحة |
- O halde kapı açıktı. | Open Subtitles | إذاً هذه هى لقد كانت مفتوحة لا يمكن ، أن تكون البوابة البعدية مفتوحة |
Tabiî ki açıktı. Penceremin kırılmasını istemem. | Open Subtitles | بالطبع، كانت مفتوحة .. لم أرغب أن تُكسَر نافذتي |
Yerimizi aldık. Kapı açıktı, binanın arkasında bir kamyon var. | Open Subtitles | البوابة كانت مفتوحة هناك شاحنة متوقفة خلف المبنى |
Farlar yanıyordu ve kapısı da açıktı. | Open Subtitles | اضواء السيارة كانت مضاءة والابواب كانت مفتوحة |
Miles, bagaj vagonu açıktı. Yani, ardına kadar açıktı. | Open Subtitles | عربة الأمتعة كانت مفتوحة، أعني، حقاً، كانت مفتوحة على مصراعيها |
Özür dilerim. Kapı açıktı da. Ben de çıkmak üzereydim. | Open Subtitles | انا اسف البوابة كانت مفتوحة هل على المغادرة |
Bahçe kapısı bütün gece açıkmış. | Open Subtitles | البوابة كانت مفتوحة طوال الليل |
Pencere açıkmış, şimdi olduğu gibi. | Open Subtitles | النافذة كانت مفتوحة كما هي الآن. |
Penceresi açıkmış. | Open Subtitles | النافذة كانت مفتوحة. |
Pencere açıkmış, hepsi bu kadar. | Open Subtitles | النافذة كانت مفتوحة وهذا هو |