Adam Baylin'den bir hediyeydi ve benim için anlamı çok büyüktü ama Amanda'nın da anlamı büyüktü. | Open Subtitles | لقد كانت هدية من آدم بايلين .. وكانت تعني الكثير لي وكذلك أماندا |
Cohiuano şamanından bir hediyeydi. | Open Subtitles | كانت هدية من شاماني مكسيكي همسحرةأطباءأويكونونوسطاء أرواح : شامان |
Babamın yardımları için bir hediyeydi. | Open Subtitles | كانت هدية من أجل.. مساعدة والدي له. |
Veil, Ryder'ı doğururken karısının hayatını kurtardığı için barondan bir armağandı. | Open Subtitles | (فِال) كانت هدية من البارون لإنقاذنا حياة زوجته وهي تلد (رايدر) |
Mitterand'dan bir armağandı. | Open Subtitles | "كانت هدية من ميتران "رجل سياسة فرنسي |
İyi de Van Gogh'un, Lydia ile Michael'ın hediyesi olduğunu sanıyordum. | Open Subtitles | لكني ظننت أن لوحة (فان غوخ) كانت هدية من (ليديا) و(مايكل). |
O, oğlum Jack'in hediyesiydi. | Open Subtitles | لقد كانت هدية من ابنى ,جاك |
Hayır, hayır, hayır o Bordeaux, Burgundy Dük'ünden bir hediyeydi. | Open Subtitles | كلّا، قنينة النبيذ الفرنسيّ هذه كانت هدية من الدوق (بورغندي). |
O büyükannemden bir hediyeydi. | Open Subtitles | كانت هدية من جدتى |
Babama aldığım bir hediyeydi. | Open Subtitles | لقد كانت هدية من والدي. |
- Evet, bu kalpten gelen bir hediyeydi. - Bu hediye değil. | Open Subtitles | لقد كانت هدية من قلب |
O bana büyükbabamdan bir hediyeydi. | Open Subtitles | تلك كانت هدية من جدي |
Audrey'den bir hediyeydi, ve ben her tarafına yemek dökmüştüm. | Open Subtitles | لقد كانت هدية من (أودري)، وأنا سكبت عليها الزيت. |
Ailemden bir armağandı. | Open Subtitles | كانت هدية من والدي. |
Prens Ömer İbni Alvan'ın hediyesi olduğunu düşünmemi istedi. | Open Subtitles | أرادني أن أصدق أنها كانت هدية من الأمير (عمر بن علوان). |
Bill'in hediyesiydi. | Open Subtitles | "لقد كانت هدية من "بيل |
O Newsweek'in hediyesiydi. | Open Subtitles | كانت هدية من (نيوزويك) |