"كانت وحيدة" - Traduction Arabe en Turc

    • yalnızmış
        
    • Çok yalnızdı
        
    • Çok yalnızdım
        
    • tek başınaydı
        
    • yalnız kalmıştı
        
    • yalnızlık vardı
        
    Bir cumartesi gecesi karanlık evinde yalnızmış ve bir adam evine saldırmaya başlamış. TED لقد كانت وحيدة في منزلها المعتم ليلة السبت عندما بدأ رجل يحيد بطريقهِ لجهة بيتها.
    Benim de onu kurtardığımı söylüyor, çok yalnızmış ..ve arkadaş bulmak onun içn çok zor Open Subtitles لكنها تقول أني أنقذتها لأنها كانت وحيدة ولديها صديق تريد الحفاظ عليه
    Ona geldi çünkü Çok yalnızdı. Open Subtitles لقد جاء إليها لأنها كانت وحيدة جداً
    Çok yalnızdım. Open Subtitles حياتي كانت وحيدة
    Bu sabah üzgün olmak için çok genç kulübünün önünden geçiyordum ve orada tek başınaydı. Open Subtitles لقد كنت اتمشى عند نادي الصغير جدا لكي تكون شرير الاجتماع بهذا الصباح , ولقد كانت وحيدة بالفصل
    Bak şimdi, büyük babam öldüğü zaman Meemaw yalnız kalmıştı ve annem haftada üç kez gitmesi gereken bir yer ayarladı. Open Subtitles اتعلم , عندما مات جدي وجدتي كانت وحيدة أمي رتبت لها ان تزور مركز ثلاثة أيام بالأسبوع
    "Akşamları yalnızlık vardı." Open Subtitles الأمسيات كانت وحيدة
    Güvenlik kayıtlarına göre saat 6'da kapıcı tarafından bulunana kadar ofiste yalnızmış. Open Subtitles وفقًا لسجلّ الأمن، كانت وحيدة في المكتب حتّى وجدت من قِبل البواب عند الساعة السادسة.
    Alan ve ben kampta ya da öyle bir yerdeymişiz ve annem çok yalnızmış. Open Subtitles واناو(ألن)كنا في المخيم.. او مكان آخر وامي كانت وحيدة
    Çok yalnızmış. Open Subtitles كانت وحيدة
    Çok yalnızdı, kafasından bir şeyler uydururdu. Open Subtitles لقد كانت وحيدة للغاية واختلقت الأمور
    Boşanma onu çok sarstı. Çok yalnızdı. Open Subtitles الطلاق كان قاسيًا عليها لقد كانت وحيدة
    Çok yalnızdım. Open Subtitles حياتي كانت وحيدة
    tek başınaydı, ki bu tür için yalnız olmaları sıra dışı bir şeydir. Open Subtitles كانت وحيدة حيث إن لم تكن تعلم شيئًا بشأن هذا، لكن الخوذة شيئ غير مألوف لهذا النوع
    Ahırda tek başınaydı, ve kürek oradaydı. Open Subtitles انها كانت وحيدة في فناء منزلها والمجرفة كانت هناك
    Evet. Ama imgelemde, o yalnız kalmıştı. Open Subtitles نعم ، ولكن في الرؤية كانت وحيدة
    "Akşamları yalnızlık vardı." Open Subtitles الأمسيات كانت وحيدة

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus