"كان حادثة" - Traduction Arabe en Turc

• bir kazaydı
• kazaymış
• kaza olduğunu
• bir şiddet eylemiydi

Benim yaptığım bir kazaydı, ve... evet... bu aklımdan çıkmıyor.
ما قمت به كان حادثة ونعم ، أنا مطاردة بسببه

Bob Platt'ta ağırlık yoktu ve ölümü bir kazaydı.
ولكن بوب بلات لم يكن كذلك, فموته كان حادثة

Anlamak çok zor biliyorum ama az önce yaptığın şey bir kazaydı ve sanırım bunu geri almanın bir yolu var.
وأعلم أنّ هذا يصعب فهمه، ولكن... ما فعلتِه قبل قليل كان حادثة...

Önce sen ateş etmişsin ve Niebaum kazaymış.
قال ان انت اللي ضربت الأول ونيبوم كان حادثة

Bak, Shelly Stark'ın ölümünün kaza olduğunu söyleyen bendim ve aksini düşünen yine ben oldum.
أميل لأخذ الأمر شخصياً جداً إسمع أنا من قال أن موت " شيلي " كان حادثة

Ajan Siegel'ın cinayeti rastgele bir şiddet eylemiydi.
(مقتل العميل (سيغل كان حادثة عشوائية

Jessica, sana söyledim, Harvey'in gelir raporunu tarayıcıda unutmam bir kazaydı.
(جيسيكا) لقد أخبرتك, ترك مرتب (هارفي) في آلة النسخ كان حادثة

Bu bir kazaydı, çocuklar. Yapmayın.
إنها كان حادثة يا أولاد

Bu bir kazaydı, çocuklar.
إنها كان حادثة يا أولاد

İstemdışıydı, bir kazaydı.
كان حادثة لا إرادية

Florida'da başıma gelenler bir kazaydı.
أن ما حصل لي في " فلوريدا " كان حادثة

O bir kazaydı.
هذا كان حادثة ً

Çok kötü... çok kötü bir kazaydı.
لقد كان حادثة فظيعة

- Ama bu bir kazaydı.
- لكن الأمر كان حادثة

Lizzy'nin ölümü bir kazaydı.
....... موت ليزي كان حادثة

Küçükken annesinin öldüğü kaza öyle sıradan bir kaza değilmiş... çok acayip bir kazaymış.
عندما كانت صغيرة لم تكن حادثة السيارة السبب وراء قتل أمّها كان حادثة سيارة شاذ

Beck mi? Önce sen ateş etmişsin ve Niebaum kazaymış.
نعم، لكنه يقول أنك أطلقت أولاً و (نيبام) كان حادثة.

Karınızın ölümünün kaza olduğunu söyleyecektik.
أردنا إعلامك بأن... موت زوجتك كان حادثة

Yani sen onun ölümünün bir kaza olduğunu mu söylüyorsun?
هل تقول بأن موتها كان حادثة ؟

Ajan Siegel'ın ölümü rastgele bir şiddet eylemiydi.
(مقتل العميل (سيغل كان حادثة عشوائية