"كان لابدّ أن" - Traduction Arabe en Turc

    • zorunda kaldım
        
    • zorundaydım
        
    Bayan Norton, bu sabah ormandan gelmek zorunda kaldım. Open Subtitles الآنسة نورتن، كان لابدّ أن أجيء خلال الغابة هذا الصباح
    Beni göletin orada yakalamaması için uzun yoldan gelmek zorunda kaldım. Open Subtitles كان لابدّ أن أجيء منه طول الطّريق لم يستطيع أن يحصلني بتلك البركة
    Geçen pazar sabahı,limuzinimle şehirdışına çıkmak zorunda kaldım. Open Subtitles صباح الأحد الماضي، كان لابدّ أن آخذ ليموزيني ، وسط المدينة
    Buraya gelip bunu birisine anlatmak söylemek zorundaydım. Open Subtitles و كان لابدّ أن آتي إلى هنا وأخبر شخصًا ما
    Gerçek olup olmadığını bilmek zorundaydım. Open Subtitles كان لابدّ أن أكتشف إذا كنتَ صفقة حقيقية
    Trenin 4 saat sonra kalkıyor. Gördüğün gibi bir kaç eşya satmak zorunda kaldım. Open Subtitles هناك "قطار" بعد أربع ساعات كان لابدّ أن أبيع بعض الأشياء، كما ترى
    Bir saat dırdırını dinlemek zorunda kaldım. Open Subtitles كان لابدّ أن أسمع ثرثرتها لساعة

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus