"كان لديّه" - Traduction Arabe en Turc

• vardı

Ayrıca küpeyi, cebine koyabilecek imkanı vardı.
كان أطول منه، كان لديّه وصول إلى المعطف لوضع القرط

Babamın pahalı, egzotik yerlere karşı bir zaafı vardı.
أبي كان لديّه ضعف للمواقع، الغربية الغالية

Beni soyan adamda panda dövmesi vardı.
الرجل الذي سرقني كان لديّه وشم دبّ الباندا.

Ama kocamın, yığınla parası olduğu gibi yığınla kadını da vardı.
لكن طالما إنّه كان غني كان لديّه العديد من النساء.

Çünkü yapacak işleri vardı.
كان لديّه هذا الشيء الّذي لا يستطيع الخروج منه.

Bu kayıtlara ulaşabilen başka kim vardı?
من أيضًا كان لديّه وصول إلى التسجيلات؟

Arkada kendi masası vardı.
كان لديّه طاولته الخاصة في الخلف

Bir ailesi vardı.
كان لديّه عائلة

Kulağa hoş gelmeyen fantezileri vardı.
كان لديّه تخيلات، الوعرة منها

Collins'in suç ortakları vardı Marco, değil mi?
حسنًا، (كولينز) كان لديّه متواطئون، (ماركو)، صحيح؟

Prens olmasının bir çok avantajı vardı.
كان لديّه الفوائد بكونه أمير

Adamın mazereti vardı. Onu bıraktık.
الرجل كان لديّه عذر أطلقناه

Adamın evcil faresi vardı.
الرجل... كان لديّه هذا الفأر الأليف

Orada ele geçirdiğim adamın kolunda Luminox marka saat vardı.
الرجل الذي قتلتُه كان لديّه ساعة... "لومينوكس".

Bir teknesi vardı.
كان لديّه قارب.

O adamın burnunun altında ben vardı.
كان لديّه شامة تحت أنفه.

O adamın gözünün altında beni vardı.
كان لديّه شامة تحت عينه.

Değişik bir seksüel anlayışı vardı.
كان لديّه ميول جنسية فريدة.

Onun farklı bir nedeni vardı.
كان لديّه دافع مختلف.

Ayrıca boynunda delik yarası vardı. Belli ki bir kalemle açılmış.
(ليو) أيضًا كان لديّه ثقب جرح في رقبته على ما يبدو سببه قلم.