Yaşam türlerinde bir Patlama oldu ve sonuç olarak biz var olduk. | TED | كان هناك انفجار في أشكال الحياة، وأخيراً، ظهرنا على الساحة. |
Asansöre bindik, onun katına vardık, kapı açıldı, bir Patlama oldu, bir ışık parladı. | Open Subtitles | وصلنا إلى المصعد، وصلت الى الطابق له، فتحت الأبواب، كان هناك انفجار ومضة من الضوء. |
Jimnastik salonunun yakınındaki kulenin temelinde bir Patlama oldu. | Open Subtitles | لقد كان هناك انفجار فى قاعدة البرج القريب من صاله الالعاب. |
Son bilinen yerden yaklaşık 10 kilometre uzakta büyük bir patlama olmuş. | Open Subtitles | كان هناك انفجار هائل على بعد سبعة أميال من الموقع الأخير المعروف. |
Bir gaz patlaması oldu. | Open Subtitles | كان هناك انفجار للغاز |
Bir tür Patlama oldu. | Open Subtitles | نعم ، في الحقيقة ، لقد كان هناك . انفجار من نوعٍ ما |
Lowry'nin katıldığı deneyi yapan ofiste Patlama oldu. | Open Subtitles | لقد كان هناك انفجار فى المكتب الذى يدير التجربه التى قام لورى بالتوقيع عليها |
Evet, öyle zannetmiştim. Neden bombalarını patlatacağın bir adaya gitmiyorsun? Aslında, bir Patlama oldu ama beklemediğimiz bir şekilde. | Open Subtitles | نعم، أنا اعْتقد ذلك أيضا حسنا، لقد كان هناك انفجار |
Yani gitti demek istiyorum. Patlama oldu. | Open Subtitles | أعني أنها ماتت, لقد كان هناك انفجار |
İkinci patlamanın ardından büyük bir Patlama oldu. | Open Subtitles | كان هناك انفجار كبير ثم الانفجار التالي |
Korkunç bir Patlama oldu. | Open Subtitles | كان هناك انفجار سيىء بالفعل |
Bir Patlama oldu. | Open Subtitles | كان هناك انفجار اسمع .. |
Baird Otel'in garajında bir patlama olmuş. | Open Subtitles | كان هناك انفجار فى موقف السيارات فى فندق بايرد |
Barry, Felsefe Taşı'nı Hız Gücü'ne atınca bir patlama gerçekleşmiş ve geleceğe sürüklenmiş. | Open Subtitles | عندما رمى باري حجر الفلاسفة في قوة السرعة، كان هناك انفجار |
İniş yaptıkları sırada bir patlama olmuş. | Open Subtitles | عندما شارفت على الهبوط كان هناك انفجار |
Bir gaz patlaması oldu. | Open Subtitles | كان هناك انفجار للغاز |