| Bunu atlatmak için yarım yamalak bir fikir bulacağını tahmin etmeliydim. | Open Subtitles | كان يجب أن أعرف أنّك ستخترع فكرة غير مكتملة لتجنب ذلك |
| Altından kalkamayacağını tahmin etmeliydim. | Open Subtitles | كان يجب أن أعرف أنك لن تكون قادره على معالجته |
| Burada olacağınızı tahmin etmeliydim, Profesör McGonagall. | Open Subtitles | كان يجب أن أعرف أنك ستكونين هنا يا أستاذة ماجوناجل |
| bilmem gerekirdi. Fakat orada sık ormanlık alandan başka bir şey yok. | Open Subtitles | كان يجب أن أعرف هذا ولكن لا يوجد شيئاً سوي الغابات الكثيفة |
| Büyülülerin gerçekten ölmediklerini bilmem gerekirdi. | Open Subtitles | كان يجب أن أعرف أن المسحورات . لم يموتوا حقاً |
| Mazohist yönetmenler. Gelme sahnesini bilmemesinden Anlamalıydım. | Open Subtitles | كان يجب أن أعرف عندما لم يكن يعلم ماهي لقطة البدايه |
| Patlamayı duyduktan sonra Bunu bilmeliydim dedim. | Open Subtitles | . . و بمجرد سماعي عن الانفجار، قلت "كان يجب أن أعرف" |
| Sizin gibi bedavacılardan tahsilat yapamayacağımı bilmem lazımdı. | Open Subtitles | كان يجب أن أعرف أني لن آخذ منكم شيئاً على أية حال |
| tahmin etmeliydim. Yöresel özelliklerle uyum sağlama tarzınız! | Open Subtitles | كان يجب أن أعرف هذا منطريقةاندماجكمفيالزمن. |
| Asya kültüründe tutunamayacağını tahmin etmeliydim. | Open Subtitles | كان يجب أن أعرف ذلك لم يكن لينجح أبداً في ثقافة التجارة الآسيوية |
| Hala yeğenimin artıklarından beslendiğini tahmin etmeliydim. | Open Subtitles | كان يجب أن أعرف أنك مازلت ستكرر القول حول بقايا ابن أخي |
| Seni burada bulacağımı tahmin etmeliydim. Gecemi rezil edeceğini. | Open Subtitles | كان يجب أن أعرف أنك ستكون هنا لتخريب ليلتي |
| - Senin bir hırsız olduğunu tahmin etmeliydim. | Open Subtitles | ـ كان يجب أن أعرف أنك لص ـ كلا .. |
| Bu eski bir numara. Senin bir hırsız olduğunu tahmin etmeliydim. | Open Subtitles | تلك خدعةُ قديمةُ كان يجب أن أعرف أنك لص |
| Bilim manyağı. Bunu bilmem gerekirdi. Şimdi işe dönmeliyim. | Open Subtitles | إنه مهووس بالعلم, كان يجب أن أعرف يجب أن أعود للعمل الآن |
| Senin asla öyle bir şey yapmayacağını bilmem gerekirdi. | Open Subtitles | كان يجب أن أعرف بأنّك لا يمكن أن تفعل أيّ شئ مثل هذا |
| Onları utancından yaptığını düşünmüştüm. Bunu bilmem gerekirdi. | Open Subtitles | كنت أعتقده يتصرف من باب إحساسه بالخزي كان يجب أن أعرف |
| Senden bahsedişi, senin bir polis olacağını bilmem gerekirdi. | Open Subtitles | بالطريقة التي تحدّثت بها عنكِ كان يجب أن أعرف أنّكِ ستصبحين شرطيّة |
| Oh, olamaz, çok özür dilerim, bilmem gerekirdi. | Open Subtitles | اللعنة, أنا آسف سيدتي كان يجب أن أعرف ذلك |
| Bu aptal prenslik işini beceremeyeceğimi Anlamalıydım. | Open Subtitles | كان يجب أن أعرف أنه لا يمكننى تحقيق رغبة هذا الأمير الغبى |
| Kafa biriyim ama Bunu bilmeliydim. | Open Subtitles | -هو لا يمانع بهذا -أجل, صحيح لكن كان يجب أن أعرف بهذا |
| Ne dengesiz bir adam olduğunu bilmem lazımdı. | Open Subtitles | كان يجب أن أعرف انك مجنون |