Biliyorum. Ama o bir çocuk ve yardım etmeye çalışıyordu. | Open Subtitles | أنا أعرف، لكنه صبي صغير و كان يحاول المساعدة |
Sıkışmış insanlar vardı. yardım etmeye çalışıyordu. Biz onun arkasındaydık. | Open Subtitles | كان هناك أشخاص محبوسين كان يحاول المساعدة |
yardım etmeye çalışıyordu. Sanırım mide virüsü kapmışım. | Open Subtitles | أنه كان يحاول المساعدة أعتقد أنى أصبت بفيروس |
yardım etmeye çalışıyordu. Görmediniz mi? | Open Subtitles | لقد كان يحاول المساعدة ألا ترى؟ |
Sonuçta kız arkadaşıydı. Bence yardım etmeye çalışıyordu. | Open Subtitles | لقد كانت صديقته ولقد كان يحاول المساعدة |
Hayır Bayan Simmons, yardım etmeye çalışıyordu! | Open Subtitles | سيدة "سيمونز إنه كان يحاول المساعدة فحسب |
Polisin soruşturmasına yardım etmeye çalışıyordu. | Open Subtitles | كان يحاول المساعدة في تحقيقات الشرطة |
yardım etmeye çalışıyordu. | Open Subtitles | لقد كان يحاول المساعدة |
yardım etmeye çalışıyordu. | Open Subtitles | لقد كان يحاول المساعدة |
Yalnızca yardım etmeye çalışıyordu. | Open Subtitles | إنه فقط كان يحاول المساعدة. |
yardım etmeye çalışıyordu. | Open Subtitles | كان يحاول المساعدة |
yardım etmeye çalışıyordu. | Open Subtitles | لقد كان يحاول المساعدة فحسب |
- Lütfen, sadece yardım etmeye çalışıyordu. | Open Subtitles | -أرجوك، كان يحاول المساعدة وحسب |
Sadece yardım etmeye çalışıyordu Theo. O da üzgün. | Open Subtitles | (كان يحاول المساعدة فحسب يا (ثيو إنه آسف لذلك |
- Hayır, yardım etmeye çalışıyordu. | Open Subtitles | -لا، كان يحاول المساعدة |