Gariptir, bir an Charlie Simon'ın sadece eski karısını öldürmeyi planladığını düşünmek istedim. | Open Subtitles | الغريب أني كنت آمل أن شارلي سيمون فقط كان يخطط لقتل زوجته السابقة |
# Banka hesabını kapatmak gibi... # # ...son faaliyetleri, # # onlarla kaçmayı planladığını kanıtlıyor. # | Open Subtitles | آخر نشاطاته كانت اغلاق حسابه المصرفي يُفترض أنه كان يخطط للهرب معهم |
Ama bana planladığı partiyi gerçekleştirmesinin güvenli olup olmadığını sordu. | Open Subtitles | ولكنه أرادني أن أخبره إذا كان ذهابه للحفله التي كان يخطط لها آمنه |
Eğer beni öldürmeyi planlasa daha iyi bir yer seçerdi | Open Subtitles | اذا كان يخطط لقتلي ، فانا اشك انه سوف يختار مكان لطيف |
George kaçma planları yaparken, Noah koltuğuna iyice yapışmıştı. | Open Subtitles | في حين ان جورج كان يخطط لهروبه نوح كان لاصق في مقعده |
Büyük ihtimalle o dönemde kaçışını planladı. | Open Subtitles | هناك فرصة جيدة انه كان يخطط لهروبه |
Bu işi kim yaptıysa haftalardır hatta aylardır planlıyor olmalı. | Open Subtitles | أي كان وراء هذا كان يخطط لذلك لأسابيع, إن لم يكن أشهر |
demek ki; yazar bu suçu bilinç altında, o zamanlar planlamış olmalı. | Open Subtitles | و بما يعنى أن الكاتب كان يخطط لجريمته فعلا فى عقله الباطن وقتها |
Kocanızın bu eylemi en az bir haftadır planladığına inanıyoruz. | Open Subtitles | نحن نظن أن زوجكِ كان يخطط لهذه الجريمة منذ أسبوع على الأقل. |
O halde ne işler peşinde olduğunu bilmiyordunuz ve silahlı saldırıya karışmış olabilir. | Open Subtitles | إذاً فالحقيقة هي أنك لا تعرفين ما كان يخطط له ومن الممكن أنه تورّط في إطلاق النار |
Ne? Onları geri gönderenlerin, bu değişiklikleri planladığını mı söylüyorsun? | Open Subtitles | أى كان من أعادهم ، فهل تقولون أنه كان يخطط لأن تقع هذه التغييرات ؟ |
Bize çok daha kötüsünü yapmayı planladığını söylediler, sen onları bundan kurtardın. | Open Subtitles | لقد أخبرونا أنه كان يخطط لفعل ما هو أكثر سوءاً, وأنتِ ادخرتِ ذلك عليهم. |
Ajan Dean'ın aramıza katılmayı planladığını bana söylediğin için sağ ol. | Open Subtitles | شكراً على إبلاغي أن العميل " دين " كان يخطط لمرافقتنا |
Ne planladığını bir hayal edin. | Open Subtitles | تخيلي فقط ما كان يخطط له و لدي معلومات موثوقة |
- Ne yapmayı planladığını biliyordunuz. | Open Subtitles | مع العلم بما كان يخطط لفعله بها؟ |
İçimden bir ses bu adamın büyük bir şey planladığını söylüyor. | Open Subtitles | شيء يخبرني ان الرجل كان يخطط لأمر كبير |
Bir süredir, Avrupa'da bir yerde geniş çaplı bir saldırı... planladığı bilgisine sahibiz. | Open Subtitles | نحن نعلم منذ فترة انه كان يخطط لتفجير واسع النطاق في مكان ما في اوروبا |
Hector Rangel'in izinsiz değerli bir malı ortadan kaldırmayı planladığı üzerinde konuşuyorduk. | Open Subtitles | " أن الرجل الذي قتل " هيكتور رانجيل كان يخطط للتخلص من ملكية قيمة دون إذنك |
Babanın ne planladığı hakkında bir fikrin varsa, Blake ve bizden bildiklerini saklarsan bu çok önemli bir suçlama ile karşı karşıya kalacaksın demektir. | Open Subtitles | ويوجد اتصال لاسلكي. إذا كان لديك أي فكرة عما كان يخطط , بليك , ولكم منا حجب المعلومات , |
Beni öldürmeyi planlasa dahi bu işin kurallara uygun şekilde nasıl yapılacağını göstermeye çalışıyordu. | Open Subtitles | حتى لو كان كان يخطط لقتلي كان يريدني أن أعرف التجارة بشكل جيد |
Kocanın vurulduğu o gece kaçma planları yaptığını düşünmüyorum. | Open Subtitles | لا، أنا لا أعتقد أن زوجك كان يخطط لتركك ليلة مقتله |
Konsül herşeyi genç olan çocuğa vermeyi planladı | Open Subtitles | القنصل كان يخطط لاعداد ابنه الاصغر |
Babam bunu uzun süredir planlıyor. | Open Subtitles | أبي كان يخطط لذلك منذ وقت طويل |
Bunca zaman boyunca bunu planlamış olabilir ve bundan haberiniz olmayabilir. | Open Subtitles | ربما كان يخطط لكل هذا من البداية دون أن تشعرى |
Evini aradıklarında beni öldürmeyi planladığına dair kanıtlar bulacaklar. | Open Subtitles | عندما يفتشون شقته سيجدون دليلا على أنه كان يخطط لقتلي |
Senatörün neyin peşinde olduğunu öğrendim. | Open Subtitles | اكتشفت ماذا كان يخطط له عضو مجلس الشيوخ. |